En Saf Duygular: 2005

en saf duygular 2005

O zamanlar sene 2005 liseye gidiyorum, lise 1 e giderken saçlarımı 1 numaraya vurdurdum. Zaten amerika  filmlerdeki zanlılar gibi takılmayı severdim. Pek dostum yoktu . Onlar gibi hücre kapısının demirinde barfiks çekmeyi, hayata karşı direnc olarak görürdüm .

Boyum yaşıtlarıma göre kısaydı , hatta benden kısa olan bi kaç kız vardır sinif8mda . Bilek güreşin de bile çoğu kıza yenilirdim.

Hep dalga konusuydum, zaten herkes benden güçlü , top oynarken kavga ederdik hep bogazimi tutup üstüme yürürdüler. Bi bok yiyemezdim, yapistirirdilar okulun duvarına .  Bana faul yapıldığında bile sesimi çıkaramadım.


Sınıftayken kafama öyle vuruyorlardı ki , beynim sızlıyordu resmen . Sonra ben vurana doğru atılırken arkamdan 3 kişi gelip tekrar vururdu ,

Dönüp bakardım ," ben vurmadım o vurdu "

Derdi her biri , sonra sırama geçerdim.  Ve herkes bana bakıp bakıp gülerdi .

Daha sonra sınıfımıza bi kız geldi , babasının tayini çıkmış meğersem.

Lise 1. Sınıfın ikinci dönemiydi, hoca ile beraber sınıfa girdi ve kendisini tanıttı .  Kız güzeldi herkes ona bakıyordu , hatta bizim sınıfın kızları dahi kıskandı diyebilirim.

Matematikçi onu oturtmak için bir yer arıyordu , ben sınıfta dostsuz ve itilip kakılan birisi olduğum için yanım  boştu Ve başka boş sıra da olmadığı için benim yanıma oturmak zorundaydı .

Kız yanıma geldi ve
Dedi ki ;  merhaba oturabilir miyim ?

Bende başımı salladım.

Kız oturduktan sonra piçler hemen başladı
Dediki bi tanesi ; o delidir onunla oturma tenefüste yanıma gel. Bu arkadaş 'flamelion1' ın yanına geçer. Sen de yanımda oturursun hem yardımcı olurum.

Kız  arkasına dönüp bunu diyen çocuğu dinledi , cevap vermeden önüne döndü ve takmadı .

Tenefüste başına üşüştü herkes ,

Kızlar soruyordular : nerden geldin , ha gi dersleri seversin , baban ne iş yapıyor ?

Erkekler; abin de bu lisede mi ? Kaç kardeşiniz ? Manitan var mi?

Anladım ki pek çoğu hoşlanmıştı ondan , fakat ben hiç aşık olmamıştım ve zaafimda yoktu kızlara .

Biz yan yana oturuyoruz, herkes başımıza üşüştü dediğim gibi . Bi tanesi "şaapp" kafama vurdu , öyle ses geldi ki bahçedekiler bile duymuştur.

;kalklan ordan 'flamelion1' dedi .

Beni tuttuğu gibi çekti sıra dan , dediğim gibi güçsüzdüm ve cekingendim. Zaten kafama şaplak yiyince çokta utandım .

 Nuri Beni tutup çekerken, bir anda sol elimi birisi tuttu ve beni çekti .

Bu yeni gelen kızdı, elleri pamuk gibiydi. Hicboyle kız eli görmemiştim zaten hiç tutmadım da o zamana kadar .

Bir anda beni yanına oturttu ve ; salak şey bıraksan çocuğu " dedi.

Amaaann dedi ve gitti nuri .

Ama ne yediğim şaplak ve kızarıklık, bunlar bir anda aklından çıkmıştı .  O beni korumuştu ve elimi tuttu . O sevdiğim tek kişiydi sınıfta .

Hiç konuşmadık bile öyle oturduk tenefüste , o zaman da 5 dakkydi teneffüsler .  Ders başladı, hoca anlatıyor ama ben dinlemiyorum ki

Kızın ellerini düşünüyorum, napnarin , lokum gibiydi . Diye düşünüp duruyorum

Sanki bir şeyler değişiyor gibiydi artık ...

Öğle arası olmuştu, herkes yemek yemek için kantine doğru koşuşuyordu.  Bizim nuride önce gidip, kızlara yer verirdi . Arkadan değdirmeye çalışırdı .

Ben montu mu aldım askıdan, arkamı döndüm ki önümde belirdi .

C:Merhaba ben cansu
F:merhaba ( adımı demeyi unutmuştum)
C:ismini neden söylemiyorsun ki ?
F: şey 'flamelion1'
C:memnun oldum , neden sana öyle davrandı o çocuk? Kavga mi ettiniz ?

F: boşver aramızda ki meseleler bunlar.

Dedim ve kaçtım, çıktım sınıftan .  Ne dicektim ben sünepe birisiyim , zayıfım ve çelimsiz olduğum için bana böyle davranıyorlar mi diyeydim !

Kız bana acımıştı besbelli , sürekli derste bana ya  gözle bakıyordu  , ah garibim diyormuş gibi hissediyordum.

Benim babam hurdacılık yapıyordu, onunkisi memurdu . Zengindiler tabii . Böyle düşünüyordum .

Öğleden sonra ki ders coğrafyaydı, öğretmen bana proje ödevimin nasıl gittiğini sordu

Hoca : kontrollere getirmiyorsun hiç ?
F: hocam tamamlayıp vericem yani merak etmeyin.

Filan diye geçiştirmek istedim. Kimse coğrafyadan almak istemezdi mecbur bana kalıyordu.  En az 1 kişi almak zorundaydı çünkü.  Kontenjan yoktu başka derslerde .

Daha sonra hoca cansuyu gördü yanımda.

Hoca :Sen yeni gelen arkadaşımız misin

C : evet hocam.

Hoca : hoşgeldin aramıza.

C:Teşekkür ederim hocam.

Hoca : cansu , senin proje ödev konun ne ? Hangi dersten ?

C: ben yenigeldiğim için alamadım daha . Babam sınıf öğretmenim ile görüşecek hocam.

Hoca: sınıf ogretmininiz benim , benim dersimden alan 1 öğrenci var . Diğer derslerde en az 3 kişi .  Sen de coğrafya dan yap ki , ne onlara yükolsun ne de diğer hocalara bu durumu  izah etmeye çalışmayalım.

Cansu: siz bilirsiniz hocam . Peki ya konular nelerdir ?

Hoca : ikinci yarıya girdik kızım, artık sen bu saatten sonra sıfırdan yaparsan sana haksızlık olur . Flamelion1 ile beraber yapacaksınız.  O zaten 1. Dönem sonuna kadar yarısını bitirmiş olsa , sende diğer yarısını bitirirsin .

Cansu ; siz bilirsiniz .

Hoca:flamelion1 ile siz konursursunuz

Dersler bitmesin, ziller çalmasın diye dua ediyorum .  Ah akşam olmasa . Ne dicem ben bu kıza diye düşünüyordum.

Ve o an geldi , son ders zilinin de bitim zili çalmıştı.  Ilk defa okul sonsuza dek sürsün istemiştim.

Cansu , arkamdan geliyordu . Kaçma da kaçamazdım.  Bana seslendi ve

Cansu : fazla geç kalmazsın dimi , eve geç kalmayalım merak ederler beni

Ben : yok gelirim hemen arabaya binip .

Cansu: tamam o zaman , ben burdayım müzik dinlerim biraz.

Kıza öyle demistim ama ne arabası amina koyim . Bacılardan ta esenlere kadar koştum eve , gömlek baştan aşağıya ter oldu .

Eve az kalmıştı ki , bir anda durdum . Sanki yarışta saatte 300 km hız yapan ferrarinin el frenini çekmesi gibi durdum.

Ulan eve me konuşuyorum, cdmi var ödev mi yaptım ben ya .

Diye kendi kendime kızdım . Bana bi cd lazım bana bir cd lazım diye söylenmeye başladım.

Evde bilgisayarım yoktu çünkü fakirdik , bu yüzden cd de yoktu tabiki.

Ama cepte de kuruş yok inanın ki . E babam işten gelmemiş cebinden de çalamam .  Nerden bulucam diye düşünüyorum 
Arada ödev yapmak için gittiğim bi internet kafe vardı.  Oraya gittim ve abi bana bir cd lazım ama param yok yarim versem olur mu ?

Diye sordum o da sağolsun kırdı beni ve dedi ki veresiye veremiyoruz .

Tamam boku7m dedim kendi kendime .

Kafenin kapısından çıkarken  ;

Düşün bakalım şimdi  ne yapıcaksın olum diye soyleniyordum ki.

Birisi kolumu tuttu ve genç ne yapacaksın cdyi oyun mu alacaksın arkadaşından?

Diye sordu 18 yaşlarında, uzun boylu kuvvetli birisine benziyordu

Ben :Yok abi, ödevim var da onu yapmam lazımdı ama babam evde yok şu anda . Normalde paramız var yani .

Dedim , anladı halimibelli ki . Bir anda paramız var filan dediğim için fakir olduğumuzu hissetmiştir diye tahmin ediyorum .

Abi: gel ben sana alarım bir tane kardeşim.

Dedi ve başımı sıvazladı.  Benimde ama dememe bile fırsat vermeden .

Kaç tane lazım kardeşim, 3 tane yeter mi ?

Ben: yok abi 1 tane yeterli valla

500 bin kagit yoktu. Iki tane 250 bin kagit çıkardı ve adama  verdi .

Teşekkür ettim ve koşa koşa okula gitmeye başladım

Kosa kosa okula vardim . Bahcede oturuyordu. Baktım ki mp3 ünü açmış, kulağına doğru minik kulaklıklar gidiyor .

Siz şimdi şaşırmıyor olabilirsiniz ama o zaman bi internet kafede kulaklık görmüşüz .  Kocaman , bi de bu çarşıda ki kışlık olanları .

Parmak kadar bi seydi. Onlar ne be dedim kendi kendime . Ne kadar zenginlerdiki hem bilgisayar hem mp3leri var . Uzaktan baktım ki ayağında da nike bi ayakkabı var .

 80 milyonu vardı rahat o zaman .  Şu andaki 300 400e tekabül eder hemen hemen diye düşünüyorum  .

Kendime baktım, yirtik gezer ayakkabım var ayabimda.

Cansunun yanına gittim , ve geldim dedim .

Cansu : senin için endişelendim ya , neden geciktin ?

Ben : ya minübüsler çok doluydu , yer bulamadım bekledim .üzgünüm cansu

Cansu: sorun değil zaten , babam merak etmiş geldi buraya . Bizi bekliyor kapının orda hadi

Ben : ne anlamadım babanmı

Beni got korkusu sardı bir anda alev ateş yanmaya terlemeye başladım .  Ahanda götümü sikecek adam diye düşünmeye başladım .

Korkuyordum ve hafif titreme vardi 

Kızıyla yanyanaydim ve yanlış anlamaya müsaitti .  Bizden başka kimseler yoktu okulun bahçesinde .

E devirde pek medeni devir değildi .  Çaresiz cansuyu takip ediyordum.

Bir anda arkadan bir ses geldi "canssuu kızım. "

Aaa baabacımm " diye koşup sarılmasını asla unutamıyorum ulan asla  (.tamam zengin değildik garibandik ama babam asla beni öyle sevmedi. Asla böyle şefkat görmedim . Dayak yerdik  biz amina koyim)

Arkamı dönmeye korktum bir an için .  O anda babası  elini omzuma attı ve merhaba aslan parçası diye yüzüme baktı.

Şaşırdım, dondum kaldım öyle .  Sessizce merhaba dedim .

Cansu koştu ve siyah 2004 model meganenin arka kapısını açtı .  Ve arkaya oturdu , sonra da babası: delikanlı başka arkadaşınız gelmicekse gidelim mi ? Dedi

Bende tabi efendim dedim .

Fakat çok şaşırmıştım ve soktaydim. Biz yemeye ekmek bulamazken .Cansunun yaşadığı hayata bak diyordum. Onun ailesi öyle benimksii neden böyleydi .

Bu düşünce saniyeler içinde aklımdan gecti ve çıktı.  Arabaya baktım bir , babasının yanı yani on koltuk boştu

Oraya otursam  , ayıp olacaktı .  E cansunun yanına geçsem.  Babasının yanında olmazdı .  Bu daha da ayıptı .  Düşündüm, düşünmeye çalıştım ve 

Arkaya binmeye karar verdim . Kapıyı açtım ve babası da binmişti . Moturu çalıştırdı o esnada .

Kapıyı açık hafifçe kafamı ileri soktum. Buraya oturabilir miyim .  Diye sordum babasına.

Cansu da aaa tabi gel.  Dedi babası da kibarca  ; elbette nasıl istersen.  Dedi

Ya bu nasıl bir baba. Pamuk gibiydi.

Bindim arabaya , hemen hemen bi kaç ayda bir hurdaya çalışmaya gidince hüseyin abi bizi eve bırakırdı .  Onun arabasına binerdim. Başta da şahsi araça binemezdik.

Bayağı heyecanlanmıştım . 250 ye kadar basabiliyordu . Ve mis gibi kokuyordu ici arabanın .

Cansunun babasının ismi leventti. Tanistik ve evlerine gidene kadar derin muhabbet ettik

Bana babamın işini, evimizin yerini , derslerimi , kardeşlerimi hep kibarca sordu . Öteki mal insanlar gibi baban ne kadar maaş alıyor, annen çalışıyor mu ? Eviniz sizin mi ? Arabanız var mı ? Tek odan var mi?

Gibi sorular sormuyordu . Çünkü o adam okumuş ve kültürlü birisine benziyordu ki öyleydide.

Bir gün içinde karar vermiştim .  Bu normal değildi . Ben cansuya aşık  olduğumu , yanlış duygular içine girmemem gerektiğini biliyordum. Delikanlı adam olmam lazımdı .

Bu adam beni alıp evine götürüyor.  Güveniyor  , arabasına bindiriyordu. Nasıl kızına yan gözle bakarım diye düşünüyordum .  Zaten kıza rezil olmuştum bir günde .

Acaba ilerde neler neler olurdu o yüzden kendi kendime de diyordum . Ulan sanki sevsen ne olacak bari dünyan güzelleşir.

Herr neyse esenler de ressam şevket dah ilkokulunun orda durduk. Dortyola doğru çıkarken bim var orda, ara mahallede . Meğersem orda ev kiralamışlar . Evleri varmış ama uzakmış sanırım.  Tam anlayamamıştım.

Arabandan indik eve doğru gidiyoruz .  3. Katta oturuyoruz dedi cansu. Evin dış cephesi iyi değildi,  içini pek merak etmiştim .

Yukarıya çıkmıştık ki annesi hoşgeldiniz diyordu .

Hanim bir insana benziyordu kendisi . Teşekkür ettim ve ayağıma terlik uzatti. Giydim ve salona geçtik .

Bende bu sevinç varken unutmuştum valla. Ulan ödevi ne yapacaksın dedim kendime .

Bu insanlar aptalda değil ki. Uf rezil  olacaktım ya kovacaktı babası kesin.

Senin gibi sahtekarın ne işi var lan . Dicekti , hocaya da söylerdi.  Kesin kalmıştım o dersten . Hissettim bunu.

Yaparmiydi acaba 
                             
O esnada da  Annesi , sofrayı hazır kurmuştu.  Bizi bekliyordu . Ben pek çok yemek seçerim her yemeği yemem. Herkesin yaptığını da yemem.

Sofraya davet etti annesi bizi hemen.  Ben de hem evin içini inceliyordum hem de acaba ne yemeği var . Inşallah yerim diye düşünüyorum .

O esnada şunları düşündüm ;

Babası memur ve kibar .

Mp3u var , nike ayakkabısı var , arabaları Var, bilgisayarları var , evdeki eşyalar gıcır gıcır .

Ya dedim . Bunlar ne kadar zengin, ben bu kızla ilerde evlensem .  Bu benim hayatıma alışamaz . Ben onunkine alışamam.

Hemen çıktım bu boyuttan ;

Salak salak düşünmektense, kıza ne diyeceğimi kestirmeliydim.  Çünkü her saniye , daha az kalmıştı enselenmeme. Umarım yüzüme bakardı .

Daha ilk günden, hayatımda ilk hoşlandı duyduğum kız .  Benden nefret edecekti ve bir tek o da değil aileside beni yalancı bilecekti .

Yemeğimizi yedik ve cansu , hadi istersen odama geçelim dedi .

Tek çocuktu cansu.  Kardeşi filan yokmuş .

Ben : odana mi ?

Cansu: evet hadi işte

Gözlerimle ailesine doğru baktım, normalde bizim evde bile olsak. Babam ya da annem o kızla aynı odada başbaşa kalmama izin vermezdi.

Babası; hanım çocuklara meyve suyu , çerez bir şeyler ver . Aksatma bakalım .

Dedi.

Ben şok  . Bu kadar iyi insanlara rezil olucam diye çaresizce elimi yumruk yapıp .  Dizlerimi dövüyordum.

Cansunun odasına girdik , bi baktım ki winx club nevresim takımı var. Vay be . Ne arar bizde fenerbahçe nevresimi. Para varda sıra ona gelmiş sanki.

Dönelim o güne tekrardan .

Bilgisayarı aldı ve geldi . Kablosunu da hazır tuttu. Sarji bitmesin diye. oysa1 dakika sonra benim yalanım anlaşılacaktı.

Garibim o kadar da hevesliydiki.

Ya sanki o da bana bi his duyuyor gibime geliyordu ama sonra bakıyorum sanki derslerine aşık o diyordum .

Laptop kendine gelmişti, cd okuyucuyu açtı cansu ve cdyi verirmisin dedi.

Bende el mecbur verdim, sağ alt tarafa. Okuyucu simgesi geldi ve ekranda dosyaları ac  kısmı cıktı.

Ben bakamıyorum artık , gözlerimi kıstım.k 
                             
Cansu , tıkladı ve cd sürücüsüne girdi.

Cansu: flamelion1 , Ben ödevi bulamadım, burdan degilmiydi ? Dedi masumca

O anda anlamamıştı ve masumca bana bakıyordu .  O masmavi gözleri .

Beni 1 gün içinde tanıyıp bu kadar güvenenmesi çok garibime gittiği gibi , oldukça da hoştu .

Yalan konuşacaktım, şey nasıl yani filan diye.

Ama yapamadim.

Ben : Cansu , ben ödeve başlamadım .  Ve ilk sorduğunda utandigim için de sana bir şey söylemedim.  Evinize kadar mecbur geldim . Çok özür dilerim .

Dedim ve ayağa kalkıp.  Odanın kapısına doğru yöneldim.

Cansu: duuurr nereye gidiyorsun ?

Ben o esnada şok olmuştum bunca yalanı dolani konuştum .  O bana seslenmisti.  Ve beni işte bu sefer avlamıştı. O anda ona aşık olduğumun tam nirvanasına yükselmiştim.

Ben:Ben yalan konuştum, ödev filan yapmadım.

Cansu: o yalan sayilmazki, sınıfta ilk defa konuştuğun birisine öğretmenin yanında öyle demeni anlayabilirim. Eve gelene kadar sürdürmen pek olmadi ama en azından itiraf etmen iyi oldu.

Dedi. Ulan kendimi firavun gibi hissettim. Son nefeste iman etmişti ya o da.

Ben de kız açtı cdyi. Itiraf ettim gerçekleri .

Onun imani kabul olmadı ama bizimkisi oldu *

Ben böyle anlatıyorum ama hikayemin içinde bu rahatlık nerdeee.

Kız dön diyor ama yüzüne bakmaya yüzüm kalmadı ki.

Zaten bi çare umutsuzum. Abi çok zengin herşeyi var zaten.

Ama çıkamazdım odadan, daha gireli 5 dakka olmuştu odaya. Ve babası anlardi.

Mecburen gidip yanına oturdum 
Ben olsam cdyi verirdim adamın eline , yollardım evden. Hemende underground da girip yarışmaya başlardım.

Hele ki kızdı.

Ben bunları düşünürken o bir anda lafa girdi .

Cansu : bak ben yaptığını doğru bulmadim. Ama tek arkadaşım sensin. Ve biz bu ödevi beraber yapmak zorundayız . Hallederiz beraber. Bize gelirsin , daha koca 3 ayımız var.

Ben:sen bilirsin.

Ben kıza aşık olduğum ya o an. Ne dediğini bile tas tamam yazamadım şu anda. çünkü hatırlamıyorum. Öylesine dalmıştım.

Direk cevaplar veriyor insan o anlarda .tamam aynen gibisinden. Haksiz oldugumu da bildiğim için .  o öğüt verir bende he derim diye . Sen bilirsin demistim .

Meğer evine çağırmıştı . Ben bunu bir kaç dakka sonra algılayabildim.

Cansu: yarın bana ödev konumuzu aktar , haftasonuna kadar çalışalım . Beraber yaparız yine  bizde.

Ben:  Ne nasıl yani  (Eve tekrar gel demiş de anlamamışım meger)

Cansu: işte çalışıp yapalım diyorum

Ben:cansu lavabo nerde , bi elimi yüzümü yıkayabilir miyim ?

Bana lavaboyu gösterdi . Gittim suyu açtım ve yüzüme lap lap suyu vurdum.

Kıpkırmızı bi halde ve dalgın durumdaydım .

Ama baktım ki sıcak su da var evlerinde .

Meğersem doğalgazliymis . Tam içimden şunu geçirdim .

Cansunun abisi olup bu hayatımı yaşamak istersin ?

Yoksa ona aşık olup , fakir olduğun için boynunu bükmeyi mi ?

Derken annesi geldi ve kapıyı çaldı .

Dedi ki :Flamelion1 havlu getirdim canım .

Teşekkür ettim ve odaya geçtim.

Cansu benim ona yalan konuştuğumu ve bu haltlari yediğimi anladı tabi.

Ama babasına ve annesine belli etmemek için benimle odada zaman geçiriyordu.

Bunu anlamıştım ve benimde işime geliyordu. müstakbel peder sonuçta .

Bi saat sonra , ben artık gitmeliyim dedim.

Tamam görüşürüz kendine iyi bak dedi ve sarıldı öptü beni.

Hayydaaa ulan varya o anda heyecan,ter, ateş ne varsa beni bastı .  O anda beni canlı bomba yapıp patlatabilirdiniz.  Kendimde değildim.

Ilk defa bana bir kız dokundu öptü.

Ve bu sevdiğim kadındı .

Ama o bunu misafir 

Ama o bunu misafir adabindan yaptı. Diye düşündüm.

Cd mi de verdi bana , poşetine koymuştu.

Cansu:masaüstüne kopyaladim ödevi, cd sende kalsın:)

Diyerek gülüyordu .  Ama hiç çekinmedim zaten dediklerini duymuyordum aşktan .

Sonra babası ve annesi ile vedalastim.

Babası beni bizim mahalleye bırakmak istedi fakat ısrarla redeettim.

Ayakkabılarımi giydim, elimde cd ile son hiz eve depar atıyorum .

Nefesim kesildi , boğazım kurudu. Durdum , yoruldum.

Neden beni öptü ki . Acaba herkesi öper mi böyle diye düşünmeye başladım.

Çok da tipsizdim. Küçükken eyvda lisede sivilceler aşırı bozdu bizi. O dönem

Bana aşık olacak bir kız değildi .  Hatta muhattap bile olmazdi. Nurilere desem inanmazlar bile.

Zaten orospu çocuğudur .  Burdan selam olsun kendine.

Ben o akşam adrenalin ile bir ders yaptım bir ders yaptım alim oldum.

Bütün geceyi hayal kurarak geçirdim  , uykuya dalmışım.

Çalışkan temiz anlayışlı varlıklı ama bunu insanlara kakmayan biriydi.

Ama ben kahrolasıca bir hata yapmıştım .

Ve bu dikkatsizligimin bedelini , çok pis ödedim .

Meğersem Cansu ... 

Çok gizemli bir şey yapmış .

Sabah kalktım ki kahvaltıya daha var. Üstümü giyindim ve cdyi gözüm çekti .

En son o dokundu dedim ve elime aldım .  Paketten cdyi çıkarırım ki ne göreyim ?

Kız mail adresini yazmasın mi lan .

Ulan ben şok oldum . Onunmu yoksa cdyi alırken mi vardı diye durup düşünmeye başladım.

Mail adresine baktım ki ; cansu61***@hotmail.com

Yazıyordu ve belliki akşam benden mesaj beklemişti .

Çekinmişti o da. Yahutta başka ne olarak yapabilir di ki ? Dimi .

Okula nasıl gidicem. Kıza ne dicem ya diye düşünüyorken.  Sınavımız olduğunu hatırladım ve mecbur gidecem diye düşündüm .

Okula gittim , sınıfa üst kata çıkarken.  Yanıma geldi arkadan bir yerden
 Biraz konuşalım mı dedi ?

Şaşırdım, e bide beklemiyordum. Ne oldu ki dedim?

Şimdi kız bana dicek; neden yazmadın.  Biz fakiriz bilgisayarımız yok diyemem ben.. y ada ınt cafeye gidipte yazacak kadar değerli görmedim de diyemezdim.

Mecbur görmedim, diyip salaga yatmalıydım .

Fakat kız da ; verdiğim şeyi hiç incelememiş diye düşünürmüydü diye korktum da.

Nerden baksak mevzuya faul oluyordu .

Kantine gittik, oturduk .  Bi tane kahve aldı bana, 15 dakka filan vardı .  Derse girişe... 

Cansu: Ben burda yeni olduğum için, kimseyi tanımıyorum.  Arkadaşım yok ve notlarını alabilir miyim bugün ?

Ben saliseler içinde, ne diyor bu ya dedim.  Hani hotmailden bahsetmedi ki diyorum içimden.

Ben: Veririm notları olur . Başka bir şey dicekmiydin ?

Cansu: tesekkur ederim . Yok demicektim hadi sınıfa gidelim .

Ee bi şey anlamadım .  Kız bana sormadı bile neden yazmadın diye . Ya acaba başka nedenden dolayı mi yazdı?

O kızın beni sevdiğini okul müdürü duysa , disipline verirdi tipimi.

Öğle arası bacılarda bir kafeye gittim ve yarim saat oturdum .

Hemen mailime girdim ve cansunu hareketlerine baktım .

" soğuk akşamın soğuk insanları yazıyordu "

Ve 12 saat önce aktifti en son.  Demek ki gece yarısı çıkmış .

Beni beklemiş diye düşündüm.  Sonra da , ben kimim dedim kendime . Ve iç sesim

Hotmailini verdiği cocuksun. Diye kendimi pomlaladim  ve okul çıkışı büyük b0k yedim 
                             

Çıkışta, uzaktan cansuyu izledim . Ve babası onu almaya gelmedi. Bunu bekliyordum zaten.

Dün geç kaldığı için merak edip .okula gelmişti .

Cansu minibüse bindi ve ateşalanin da indi.

Ben de bi arkadaki minibüse binip takip ediyordum.

Arka arkaya indik fakat o farkında değildi tabi.

Dört yola girmişti ve eve geçecekti.  Bir anda yanında belirdim . Aaa cansu dedim.

O da hoş bir karşılaşma sandı bunu. Benim bu tür işler yapcağımı tahmin etmiyordu . Ben se etmiyordum gerçi de.

B > ben C> cansu

B:biraz konuşa bilir miyiz arkadaşım ?
C: Elbette

Onu aldım ve bizim mekan var . Oraya götürdüm .

Otopark arkası diyelim .Biz ve çocuklar gelir başka kimse gelmez . Terkedilmiş .

C:Neden buraya geldik ? Köpek filan çıkcak şimdi bak

B: yok yok korkma

C:korkmuyorum neyden korkacam.

Kız zengin filandı ama matmazelde değildi .

Her hareketine bitiyordum . Deli kızdı  belli ki.

B: cansu , sen daha geleli 2 gün oldu . Yenisin . Ve iyi birisine benziyorsun ama ben sanki seni yıllardır tanıyor gibiyim

C:sende iyi birisisin de . Birine benzettin

B:yok hayır öyle değil .  Sanki epey eskiden beri beraber arkadaşmışız gibi.

C:Bilmem , keşke eskiden tanışmış olsaydık. Daha iyi olurdu

B: ister miydin gerçekten?

C:evet çok iyi birisisin ve yardm seversinde.

B:Cansu bir şey daha var

C:Dinliyorum flamelion1

B:Ben seni görünce cok mutlu oluyorum , dünyam değişiyor .  Kalp atışlarım  hızlanıyor , gözlerim senden başka bir şey görmüyor . Ellerim titriyor. Dizlerim tutmuyor. Dilim çözülmüyor.  Ben seni seviyorum be cansu. Ben ilk defa birisini seviyorum .

Dedim ve o an da çavuş kalkmis. Ama içinde hiç kötü niyet yoktu da . Hormonel besbelli. Ilk kez bunları söyleyince.

Cansu bunları duyduğu gibi, bana bakıyordu . Suskundu ve bir anda çekip gitti .

Koşa koşa eve gitti .  Belli ki kız . Beklemiyordu .utandı mi acaba dedim.

Hotmailini yazmıştı cdye . Kesin bana aşık diye düşünüyordum. Özgüvenimi yitirmiyordum böylece .

Bende kanepeye oturup onu dusundum .

Ac 
                             
Bende kanepeye oturup onu dusundum . ( kanepe bizim mekandaki eski püskü

Acaba neden gitti utandı mı ?

Ilk erkek arkadaşı benmiydim acaba ?

Hiç düşünmüyorum ki , bana aşık olmaya bilir .belki başka nedenle yazdı filan .

Haftasonuna bir gün vardı ve cuma günü yanımdayken . Tek kelime etmedi ve bende yüzüne bakamadım pek .

Çıkışta; yarın 1 de bize gel . Dedi birtek.

Sesini duymuştum ya . O gün , bütün gün konuşmadı ya . O kadar üzüldümya .

1 cümle kurdu .herşeyi unuttum .be aşk nasıl birşeydi anlamış değildim hala.

Ben biraz korkmaya başlamıştım artık. Eskisi gibi samimiligimiz yoktu . 2 gün de 2 senelik arkadaş gibiolmuştuk  ama 1 günde de 10 senelik düşman gibiydik doğrusu. tabi bunları o gün düşünemezdim . O hislerle .

Cumartesi oldu ve saat 1 e donk etti ki . Ben zillerini çaldım ...

( 5 mb internetim kalmış biterse kusura bakmayın . Mobil veri kapatıp yazıyorum . Paylaşıp kapatıyorum. Sizin için  ) 

Nedense kendime güvenim sarsılmıştı .  Nedenini bilmiyorum da. Cansu kapı da karşıladı beni .

Babası yoktu ve annesi ile oturuyorlardı .

Yine ilk yalanı mi ortaya çıkarmadığı gibi ona yürüdüğümüde annesine söylememişti .

Zaten o da suçlu sayılırdı .  Aşıktı.

Odaya geçelim dedi.

Direk geçtik.  Detayları artk yazmıyorum bi 100 part hikaye tutar heralde .

Odaya geçtik kapıyı kapattı. Bilgisayar açılıyordu yanyana oturuyorduk , bir anda elimi tuttu . Sağ eli ile sol elimi .

Sonra da sağ elini Ve sol elini kullanarak , sol elimi tost yaptı.  Ovusturdu ve bak flamelion1 ;

Sen çok iyi birisisin . Öğretmenlerden, diğer kişilerden çok bana yardım ettin .teşekkür ederim. Seni bende çok sevdim ama , aşk olarak kimseyi sevemem.

Ben sık olmuştum nutkum tutulmuştu .  Donukbir şekilde bakıyordum ona .

O daüzgündü bunları söylerken, çünkü beni iyi ve temiz kalpli görüyordu . Sınıftada hor görüldüğümü anlamıştı .

Ben: ama Hotmailini yazdin , Mesaj bekledin gece 12ye kadar  ? Bu nasıl oluyor ki

Cansu: ben e posta adresimi verdim çünkü notları burdan göndermeni söylemiştim.  Ve yazıyorum bak buraya demistim . Ilk gün, sen neden yaşanmamış gibi davranıyorsun ki ?

Şok üstüne şok olmuştum . 1oo derece kaynar su dökülüp , bir anda buz tutar mı insan ?

Işte bu hale gelmiştim .

Meğersem ilk gün evde , bana gitme gel demişti ya.

Geri yanına oturmuştum , ve sizlere de demistim ki hatırlamıyorum bile heyecandan .

Rezil rüsva olmuştum . Yerin dibine girmek istiyordum.

O bunları diyince ben suskun suskun kaldim ve
Ona gitmek istediğimi söyledim .

Cansu : ya bak lütfen yanlış anlama beni . Ödevimizi yapalım beraber

B: sonra sonra..
Diyip erteledim, pazertesi günu okula ilk giden bendim  ve nuriye ; geç otur cansuyla dedim.

Çok kırılmış bütün gece ağlamıştım .  Evet ağladım.  Ilk defa bir kıza sebep ağladım .  Şu yazarkende gözüm doldu.(neyse )

Nuri hemen kabul etmişti .yer degistirmistik.
 O gün cansu geldi ve benim çantamı göremeyince kantinde beni buldu . 

Yeni çantan ne güzel öyle dedi.

Belli ki kırıldığımi ve onu harbiden sevdiğimi anlamıştı .  Ama ben hiç cevap vermeden bakıp gitmiştim öylece .

Ders zili çaldı ve ben sınıfa en son girdim , kafa uzattım ki ne göreyim.. 

Cansu delirmiş, onu ilk defa bu halde görüyordum .

Nurinin çantasını yere atmış ve yanında istemiyor.

Bağırıyordu tabi. Baktımki öğretmen geliyor , koridorun sonundan dönmüş .

Mecbur girdim sınıfa, kapıda görse dayağı yedik.

Sınıfa girer girmez cansu geldi ve

C: Neden bunu yaptın dedi

Ben sustum cevap vermedim ve geçtim ilhanın yanına .

Nuride yerine geçti oturdu.  Cansu da sesini çıkaramadı çünkü öğretmen gelmişti .

O gün beraber oturdular ama nuriyi ilk defa böyle görmüştüm.

it gibi hazırda bekliyordu . Her an bir yerden darbe gelebilirdi * .

Çantasını bir eliyle kavrayıp tutuyordu , oteli eliyle de masayı tutup. Kendini sıra içinde barındıriyordu. Tenefüslerde Cansu

Ya gidip dolansana. Arkadaşlarınla diyordu nuriye. O orospu çocuğu da kalkarmi hic. Gupguzel kızdı cansu.

Ben de kıskanıyordum ama gururuma yedirememistim. O günü .

Ama son yaptığım çok yanlıştı anlamıştım . Artık nuriye kalk ordan desem . Döverlerdi beni . Onun kalkmasını bekliycektim.

Bir kaç gün daha dayanır sonra çekemez dicektim ki . Hiç ummadığımız şeyler oldu .

Benim gemiler battı  ... 

Dün ki  cansu ile alakası yoktu artık bu Cansunun.

Salı günü tıpkı, benmisim gibi sakince oturdu ve nuri ne sorduysa kibarca cevapladı . Ve dün için özür diledi .

Tam 46 ders günü beraber oturdular . Yaklaşık 2 ayı geçiyor . Iş günü olarak bakmazsak.

Benimle bu sürede ne tek kelime etti ne bir defa bana baktı .

Sanki ben düşmanı olmuştum .

Düşündüm, ben yalan konuştum . Ona aşık olduğumu itiraf ettim.

Ama hiç kızmadı hep iyi davrandı .

Son yaptığımsa hiç olmamıştı.  Bunu anlamıştım ama artık bende utanmıştım ve beni affetmiyecegini biliyordum.

Gerçekten dediğim gibi tek kelime etmedi benimle . O sürede ve zaman dolmak üzereydi coğrafya projesinin zamanı da yaklasmıştı . Artık 1 haftadan az kalmıştı ki .Ben onu harbiden unutmuştum . Arada sınavlar, cansu filan derken. Çıkmış akıldan .

O gün cansu okula gelmedi. Öğretmen bana sordu ne alemde diye  Ödeviniz . Bitmek üzere dedim .

Ne diyeyim. gercekleri anlatamam ya .

Ertesi gün cansu yine gelmemişti, ben korkmuştum.  Sınıf Öğretmenimiz de , merak etmiş ve ev telefonlarını açmıyorlar.  Evini bilen varmı diye sormustu.

Kimse ses çıkarmadı, usulca ben ayağa kalktım .  Ödevimizi yapmak için gitmiştim.

Dedim.

Millet birbirine vayy filan dedi .çakal seni diyenlerde vardı .

O gün okul çıkışı hemen eve gidip üstümü degistirdim .2 cadde yukarıdaydı evleri . Gittim apartmana girdim ... 

Her yer de meraklı komşular, Ne olmuş ne olmuş diyip. Sarı bantlı "polis girilmez " yazısının ardından sohbet edip ne olduğunu merak edipte içeriye bakmaya çalışmıyorlardı.

Herşey oldukça yolundaydı , usulca 3. Kata çıktım ve zili çaldım .  Ama açan olmadı. Babasının 250 km hız yapan 2004 model siyah meganıda yoktu.

Acaba gezmeye filan mı gittiler düşündüm .

Çünkü annesi çalışmıyordu.  Bir sonraki gün  öğretmene bunları anlattım ve o da . Biliyorum dedi .

Ben : nasıl yani biliyorsunuz ? Bir yere gitmişler ?

Hoca: evet evet

Diyip geçiştirdi .

Hemen eve koştum ve verdiği  cd deki hotmaile mesaj atmak aklıma geldi .  Zaten ezberimde vardı . Para alıp .nete kostum

"Cansu özür dilerim , yaşattıklarım ve hatalarimi affetmeni beklemiyorum . Ama nerde olduğunu ve iyi olduğunu bilmeye ihtiyacımız var .tüm arkadaşlar ve ben mesajını bekliyoruz ."

Yazdım .  Cevap yoktu .  Çarşamba günü olmuştu  . Ve pazertesi proje günüymüş .  Benim aklımdan çıkmış. Hele ki cansu  yok . Gelir mi aklıma .

(Son parçadan önce soruyorum. sizce cansuya ve ailesinin başına ne geldi ? Kim ne yaptı  ? Ya da gerçekten bir yere mi gittiler ? Nereye gittiler ? . Doğru yazanlara nick6 giricem. ( ileri görüşlü adam ) diye ) 

Perşembe olmuştu .  Ve artık 4. Gündü öğretmen sınıfa girdi ve cansu hakkında bir bilgilendirme vermesini bekliyorduk .

Ben de , sınıftaki abazalarda dort gözle hocayı dinliyorduk .

Hoca:Bakın çocuklar, arkadaşınız iyi birisiydi . Ve ona alıştığınızı , hepimizin onu sanki yıllardır aramızdaki birisiymiş gibi hissettigimizi biliyorum .

Fakat  bu konu onun özel durumu ve sizinle paylaşmam ona saygısızlık olur. Kendisi de çok üzgün .

Dedi ve konuyu kapattı .  Ulan bu nasl bir açıklamaydı .  Ben delirmiştim .öğleden sonra okuldan kaçtım .  Ve internet kafeye koştum. Hotmailime girdim ,

Baktım ki hala daha bana dönüş yapmamıştı .  Lanet olsun psikolojim yerle birdi. Okul çıkışı hemen okula gittim .coğrafya dersi olmadığı için kactigimi  bilmiyordu hoca .

Sordum ; hocam ben çok yakın arkadaşıyım.  Bana söyler misiniz ?

Hoca: o kadar yakın hissetse , bunu seninle paylaşmazmıydı.hem nuriyle oturuyordu . Ben en yakın olarak onunla arkadaş zannediyordum.


Ben: hocam,  bayağı samimiydik fakat küstük .  Ama pişman oldum şu anda . Ne olur söyleyin ki , ona ulaşabileyim.

Hoca: Dediğim gibi cansunun ebevenyleri bunu arkadaşları ile paylaşmamız için özellikle ricada bulundular. Bunu sana söylemem oğlum .

Ben de sırtımı dönüp, boynumu büküp gittim. Okulun bahçesinde banka oturdum. Onunla ilk buluştuğumuz, evine gitmeden önce beni beklediği yere baktim.

Hemen aklıma geldi ve koşa koşa o banka gittim. Önce bi uzaktan izledim, baktım ki iyice aklıma geldi.

Onun oturduğu kısmın yanına geçtim .  Ve karşımdaymış gibi konuşmaya başladım.

; Ben seni sevmeye bile kıyamadım. Senin gözlerine bakmaya doyamadım.  Masmavi gözlerin vardı , içinde kayboldugum. Yolumu bulup çıkamadım ...

Epeyce konuştum .  15 dakka filan sürmüştü .

Akşam olmuştu eve gitmemiştim hala.  Ailem merak ederdi . Eve geçerken , ınt kafenin önünden geçiyordum .
( Bilen bilir ressam şevket dağ i.o var esenlerde , orda 4 yolda pastahane var. Ordaki bimin arka sokagindaydi.  Hala açık mı bilemem)

Elimi cebime attım , 35 kuruş param vardi. 15 kuruş daha olsaydı girip bakacaktım Hotmaile.

Eve doğru yürürken , her türlü şeyi kabul etmek zorundasın artık diyordum kendi kendime.

Muhtemelen kaza geçirdiler ve annesi ya da babası vefat etti. Yahutta babasının tayini tekrar cıktı diye düşündüm . Ya da kendilerine babasının işine yakın bir ev aldılar

Ama neden tayinini saklasınlar ki ? Ya da yeni ev aldiklarini neden saklasinlar ?Kesinlikle  kötü bir şeydi bu. Iyi bir şey olduğu hiç aklıma gelmiyordu ... 

Hafta sonu olmuştu , Artık canıma tak etmişti .  Yerimde duramıyordum.

Babam bile ne oldu bu çocuğa diyordu .  Ben kendi halinde sakin, uslu biriydim. Resmen evlerini gözler hala gelmiştim .

Ama ne giren ne çıkan vardı . Perdeleri de yerindeydi.  Demek ki taşınma olayı yoktu .
Bunu çözmüştüm en azından kendimce.

Diğer kötü şeyleri hesap ediyordum.
Cumartesi günü bütün çay ocaklarını gezdim ve 1 hafta içindeki gazeteleri istedim. Sonra gece oturdum ve sabaha kadar , 1 hafta içinde gelişen trafik kazalarını, cinayet ve yaralanma haberlerini okudum.

Uyuyakalmışım ve saat 13.24 de kalktım tam. Bugün 6. Gündü ve tarihe baktım .  Ulan bir anda aklıma geldi;

proje ödevi !!! Ben ödevi unutmuştum .  Hadi kendimi siktir et , cansu ya cansu ? O çalışkan ve azimli birisiydi. Hemde benim yüzümden, ben küstürdüm , ben ona yalanı söyledim ona.

Herşey mafolmuştu  maff.

Ödev bir yardannn , sevdiğin kızın acısı bir yandannnn.

Hayatım bana 6 günde zindan olmuştu . Ödevi boşverdim. Zaten cansu geri gelmezse  kurtarır  ödevden . Ama gelecek ,  Gelecek Ya!

O gelsinde ödev olmasın , ben sorumluğu üstüme almaya hazırdım .  Varsın sorumlu kalayım , varsın sınıfta kalayım . Yeter ki o iyi olsun , o mutlu olsun .

Melek gibi, peri gibi bir kız o 
                             

Artık aksam saatleriydi . Bir kağıda neler olabilir neler olamaz diye ihtimalleri yazıyordum . Eliyordum , ya da olabilir belki diyordum. Kotu şeyleri aklıma getirmeyi istemiyordum .

Çünkü öğretmen dediki; ailesi paylaşmayın demiş. annesi babası iyi demekki . Yoksa cansu ya ? Ne oldu ona ...  Lan ne oldu ya . Tabi  , tabiya.  Anladım cansuya oldu bir şey .

Gözlerim doldu , tutamadım kendimi . Ağladım, 5 dakka kesintisiz , onu düşünerek yaş aktı gözümden.

Şu anda yazarken bile gözlerim doldu ulan !

Bir anda gözlerimi, ellerimi yumruk yaparak parmak içleriyle sildim. hirkami alıp fırladım evden .

Doğruca ınt kafeye koştum , hemen giriş yaptım  Hotmailime.  2 gündür giriş yapmıyordum.  En son cuma , okuldan kaçıp girmiştim .

Bi girdimki ne göreyim  gelen kutusunda 1 posta var , ellerim titredi lan fareyi kıracaktım , hemen e postaya girdim ve baktım ki

"Bu gece yarısı olmadan bize gel %0.3 zamdan etkilenmeden , motorini Shellden al. Bu gece son fırsat! "

Çok çirkin küfür ettim içimden. Masa parasını bıraktım, çıktım.  Saat 9 lara geliyordu . Bizim mahallede oturdum.

(Esenlerde Nene hatun mahellesi  muhtarlığı vardı. 2006 larda  Yıkılan lunapark ve yanında açık  otopark vardı . Dortyola evkura çıkmadan. Ordaydım. )

Eski günler aklıma geldi , 2 sokak arkası cansunun, oturduğum muhtarlığın yeşillik alanının ordada bizim ev vardı .  Sigara vs kullanmıyordum ve o an da olsaydı heralde çekerdim.

Saat 10 a kadar onu hayal ettim ve Eski günleri yad ettim . Ben  onu öyle seviyordum ki , ama ben bile farkında değilmişim.

Artık eve gitmeliydim .  Yaş 15 sokaklar tekin değil, babamin  ayar bozardı o saatlerde.

Son bi cansularin evin önünden geceyim dedim. Baktım ki bi ışık var camlarında . Ulan doğru apartmana depar attım . Girdigim gibi koşa koşa , düşe kalka 3.kata çıktım . Kapıyı oyle çaldım ki , karşı komşu cıktı.

- lan kapıyı mi kıracaksın, borçlarımi var sana ! Defol defol lan

2.kata kadar indim ayak sesi yaptım .  Indim sandı aptal. Hafiften yukarı

Hafiften yukarı bir iki adım attım baktım ki , açan yok kapıyı . Neden açmadılar ki diye düşündüm.

Indim yola. Dikkatlice baktım ki perde çekili ama ışık dışarıya gözüküyor, nasıl ya derken ?

Karşı komşunun ışığı onun pimapen camına yansıyor  ve banada öyle geliyordu .

Acayip moralim bozulmuştu...

Artık tükenmiştim ki , bu ufak ama herşeyi bana öğreten ince detayı farkedene kadar ...

(Int olmadığı için gece yazıp , gündüz dükkanın wifiden atıyorum . Her gün part part gelicek. Bayağı uzun dediğim gibi.Cok emek gosteriyorum şu ana kadar karşılığını aldım . Trendde olmam önemli değil .  Yorumlarla ,suku yahutta cugularla o da olmadi ozelden mesajlarla yanimda olduğunuzu gösterebilirsiniz. Basım agırıyor yazarken , gozlerimi yoruyor telefonda hem psikolojim hemde bu kadar yazmaktan yoruluyorum tabi. Biliyorum okumakta zor ama yazmak 2 katı , eskiyi düşünmem 10 katı daha zor . Incecik detayı atladimmi, aklıma gelirse hepsini silip tekrar yazıyorum . )

Benimle konuşmamıştı çünkü küstük . Bana dargındı ya da anlatmaya imkanı yoktu.

Bana mail atamamıştı çünkü benim onda mail adresim yoktu .  O ortadan Kaybolduktan sonra ona mail attım . Ve adresimi bilmiyordu.

Peki ya bana bir şey anlatmak istese nereye bir not bırakabilirdi ? Bir arkadaşıma mi ?

Benim bir arkadaşım yoktu ki , buda onun farkındaydı .

Tek bir şansı vardı .  Ya haber vermemişti ya da , bizim onunla beraber gittiğimiz tek mekana gidebilirdi. Elbetteki dizi film izliyordu .

Acı Hayat vardı , bilen bilir kenan i. Filmi.

Ordaki gibi , not bırakmak istemişti fakat güvenecek birisi yoktu.  Ne yapabilirdi ?

Bizim beraber gittiğimiz mekan neredeydi hatirlamayanlar icin yazıyorum .

Okul çıkışı onu takip edip , dortyoldan aşağı, bizim mekana götürmüştüm .  Işte orası.

Oda oranın gizeminin farkındaydı .

Koşa koşa , mekana gittim. Sağa sola baktım yerde çöpler ve bir teneke kutu vardi. Soğuk kış akşamları tenekede ateş yakardık ...

(Next to contuine ) 


Tenekenin içine baktım , külden başka bir şey yoktu . Kanepenin üstüne baktım  , tozdan başka bir şey yoktu ...

Umurlarım boşa çıkmıştı , o beni hiç önemsememişti.  Beni arkadaşlıktan bile çıkarmıştı. Diye düşündüm...

Kızdım ve ateş yaktığımız teneke kutuya hızlıca bir tekme  yapıştırdım.  Duvara doğru uçtu teneke .

Ve bir anda bir kağıt parçası havada uçuştu .

Yoksa yoksa , bu onun notumuydu.

Hemen açtım ve okumaya başladım...

" Bu mektupu senin için yazıyorum fakat sana vermeliyim mi  , yoksa vermemeliyim mi . Bilmiyorum ...
Senin ilk gün hissetiğin duyguları, ben senden önce hissetmiştim. Hani mahellerimiz  birdi. Ikimiz de esenler de nene hatun mah. Yaşıyorduk ya , sokakta gördüm ben seni. Ve gittiğin liseyi öğrendim. Ilk bakışta, ilk görüşte sevmiştim .  Yakın hissetmiştim kendimi sana ...

" ...    Ve ruhumu bırakmıştım senin ellerine. Fakat olamadı, anlatamadım sana . Benim  babam memur değil .  Tayini filanda çıkmadı , herşeyi bir oyundu !

Babam bir mafya elemanı ve kiralık katil.  Yine verilen görevi yerine getirmek için, 3 kişiyi etkisiz hale getirmek zorundaydı.  Şu anda sen bunu okuyorsan , bizi ya düşmanlarımız katletmiştir. Ya biz onları ...  "

Ulan , ne diyor bu kız!

 Hayallerimi çaldı diye mi ağlasam  , beni sevmiş haberim yokmuş  ona mi yanayım .

Artık yaşayamam, bu acı bu keder beni yaşatamaz. Dedim.  Ve kendimi mekanın camından aşağıya bıraktım .

Normalde ölmem gerekirdi, kafamı asfalta çarpıp , tenha yerde beyin kanaması geçirmeliydim . Ama kendimi attığım gibi UYANDIM .

Her biri rüyaymış , ben o gün hiç evden çıkmadım! Mahalle de oturmam , evlerinde ışık görmem, komşuyla kavga etmem , o mektubu bulmam , intihar etmem ...

Kalktığımda saat 05.25 di. Günlerden pazertesi..

Bilinçaltım o kadar etkilenmişti ki , bunları görmüştüm.

Onu evinde bulmak istiyordum , evine gittim.

 Onun bana haber vermek istediğine inanıyordum, o mektubu buldum.

Onun beni sevdiğine inanmak istedim , o satırları uydurdum.

Onun gidişine hayattan koptum , intihar ettim.

Ve tabi dikkatli bir okuyucu iseniz.  Babası mayfa elemanı ve kiralık katil dedim. O kadar kötü sonuçlara inandım ki , bir mayfa elamanının kiralık katıl olamayacağını dahi , rüyada farkedemedim.

Kalktım , sabah namazını kıldım. Artık okul saati yaklaşıyordu ...  ( tik tak tik tak ) 

Yoğun mesajlar ve yorumlarınızı takiben  ; Tüm kamuoyundan özür dilerim.

Kitap okunurluğunun az olduğu bir ülkede , tıpkı film gibi heyecanlı , merak uyandıran bir deneme sürecine girdim. Ve anladım ki sizler , 1 hafta bir dizinin bölümü için bekleyebiliyorsunuz fakat 12 saat  hikayeye ara veremiyorsunuz.

Demek ki sorun okunurlukta değil , bize sunuşda problem var. Kitap ilgi kaynağı olmuyor , ve ben inci sözlük yerine baskı  kitap çıkartıp otobiyografimi yazsaydım .  Tamamını 1 günde okuma fırsatınız olsaydı. Pek çoğunuz bunu okumamış olurdunuz hatta  alanlarda kim bilir ne kadar sürede bitirirdi .

Umarım siz gençler ne demek istediğimi ikra edebilir ve bana anlayış gösterirsiniz.

Yarın akşamüstüne kadar hiç paylaşım yapmayacagım. Ve oturup not defterine geri kalan kısmı yazacağım. Elimden geldiği kadar detaylı halde anlatmaya çalışıp , bir anda 10 -15 parti sizlerin okunurluguna sunacağım.

Teşekkürler .  flamelion1.

Nick6ma yazan arkadaşla ilgili , hikayeyi beğenirsin, beğenmezsin .  Okursun , okumazsın .  Senin tercihindir. Benim hakkımda hakarete varan sözleri içinden gecirmenden  ziyade gelipte nick6ma yazabilecek kadar nasıl gevşek olabiliyorsun ? Anlayamadım. 

Okul saati yaklaştıkça, geriliyordum.

Çünkü proje ödevim aklıma gelmişti, sonuçta dar gelirli bir aileden geliyordum ve de sınıf tekrarı yapma şansım yoktu ayrıca alttan ders olarak kalma olayını da bilmiyordum .  Lise 1dim daha ve sınıfta kalıyoruz sanıyordum.

Üzerimi giyindim, ayakkabılarımi iyice bi sildim. Ve ayağıma geçirip yola düştüm, hani esenlerden bacılara giderken yolun sağında bir mezarlık varya . Işte surda olsam keşke diye geçirdim içimden.

Herşey üzerime üzerime geliyordu ve artık kaldıramıyordum. Okulun bahçesine girdim ve baktım ki , siyah 2004 model bir megane .

Bu cansularin arabasıydı, ya da benziyordu. Hemen sınıfa koştum. Baktım ki ne cansu ne de eşyası vardı.

Çantamı sıraya doğru firlattim. Bahçeye doğru hareket ederken , koridorda bir adam belirdi. Müdürün odasının olduğu kısımdan geliyordu.

Evet , evet bu cansunun babasıydı. O esnada sınıf hocam ortaya çıktı.

H:Murat Bey , Murat bey (bağırarak)

M:Buyrun Hoca hanım  (arkasını dönerek)

H:   ...

M: ...

Fısıltı şeklinde konuştular ve ne dediklerini duyamadim.

Konuşma bitti, hoca öğretmenler odasına doğru ilerliyordu. Bende bir an önce hocanın öğretmenler odasına girmesini beklerken.

Artık tam zamanı dedim , kafamı çevirdim ki murat amca yok.  Hemen bahçeye doğru koşmaya başladım.

Kapıdan çıktığım gibi bir ses geldi kulağıma; tırrrrrttkkktktktktkrkr ..

Bu motor sesiydi . Kontağı açmıştı .

Sanki acelesi vardı.

Arabın arkasına kadar koştum , yetişemedim.

Olan kuvvetimle  "DUR GiTME" diye bağırdım.

Ve araba bir anda yavaşlamaya başladı , sesi duymuş olmalı ki , arka camdan cansu belirdi.

O mavi gözleri birşeyler anlatmak istiyor gibiydi. Anlamlı ve derin bakıyordu

Ellerimi semaya açmış , DUR !,DUR !
diye haykırıyordum

Bahcedekiler bana bakıyor , öğretmenler odasındaki hocalar pencereden beni izliyorlardı.

Araba yavaşlamıştı fakat hızı  sıfıra hiç inmemişti. Bir anda olanca kuvvetiyle gaza bastı , murat bey.

Ve asfalt da 

Ve asfalt da kayan lastik sesiyle beraber bir anda gözden kayboluverdiler.

Ben o gün hayata küstüm, asla birisini cansu yerine koyamadım. Denemedim bile.  Yaşananları burdan başka bir yerde paylaşamadım. Ilk defa sizlere yazdım.

Ve hikayelestirerek sizleri sıkmamaya çalıştım. bazilari bitir artık diyordu.
Ben zaten o gün herseyi bitirdim.

Cansu ve ailesinin bu gizemli ayrılışının nedenini sizlerde merak ediyorsunuzdur. Ben sizden çok merak ediyorum. Ama 12 yıl 8 ay 23 gün geçmesine rağmen hala ben de öğrenemedim.

Bildiğim tek gerçek, babasının o gün okula geliş sebebi ; Cansunun  Okulla olan ilişiğinin kesilmesi ve sınıf hocamıza bırakılan bir cd.

O cdde bir proje ödevi varmış. Ve şifreli bir word belgesi . Hoca ödevi aldıktan sonra , bana teslim etmişti cdyi. Ben o dosyayı hala açamadım.

Cansunun ilk geldiği tarihi , gittiği tarihi, ikimizin isimlerini , mail adresini , vs. Pek çok şeyi denedim. Ama hala açamadım.

Polis bir tanıdığımından yardım istedim ve Cansunun kayıtlara göre  başka bir  liseye gitmediğini söyledi. Ailesinin ve kendisinin ikametgahı hala bizim mahallede. Babası da devlet memuru değil , tek günlük sigortası bile yok.

Hiç bir yerde kayıtları yok , benim kalbim hariç!

 Ben yıllardır kendimi yiyorum. Aklına ipucu gelen varsa yazsın.

"Romanların bitişinde -SON-  şeklinde yazar. Devamı gelir serinin yahutta yeni bir eser gelir. Ben o gün duygularımı yitirdim. Bu yüzden farklı bir son yapmak istedim.

Herkese teşekkürler. Yorumlarınızı okuyup aranızdan sıyrılıyorum."

               

               -    HAYATIMIN  SONU - 

Sesimi duyuyor olsa , yazdıklarımı bırak , hala onu seviyor olduğumu bilse , hala çıkıp gelicek .  Bak döndüm diye ağzından çıkacak 2 kelimeye baktığımı bilse.

Kahrından ölür.

O gün gittiler ya, kalbimi de alıp gittiler orda. Hala dönemedim eski ben'e.

Daha ilk ders zili çalmamıştı. Hemen arabanın  hızlandığı yola doğru depar atmaya başladım , ama yetişemedim.

Sanki onu kovalayacağımı bilir gibi bastı gaza.

Nefes nefese kalmıştım.  Ağzım kurumuş , dalağıma ağrı girmişti .  Bir kaç dakika boyunca dinlenmem lazımdı, ama hala azar azar yürüyerek eve gidiyorum.

Dayamıyorum, ya eve dönerlerse.  Yine kıl payı kaçırırsam ?

Ah 5 dakika önce çıkmış olsaydım evden . Ah o sınıfa değil de arabaya gidip baksaydım .

Kendime geldim artık , hızlandıkça hızlandım . Evin  Sokağına gelmiştim, ortalık sessiz ve her zamanki gibi sakindi .

Ama o da ne öyle ? Perde , perde değişmişti .  Beyaz değil siyah bir perde vardı camda.

Gözlerime inanamadim. Ne zaman geldiler bunlar ? 

Yoksa ? Içerde olabilirler mi ?

Arabayı tenhaya çekmiş olabilirler mi ?

Doğruca apartmana girdim , merdivenleri 5 er 10 ar çıktım . Kapıya geldim , hız kesmeden çarptım .

Sağ elimle zili basılı tutup sol elimde paaatpat diye kapıya vuruyorum .

Sağ ayağımlada tepikliyorum.

Açan yok , ben olduğumu anladılar. Tabi ya. Açmıyorlar.

Ben daha da hızlanarak vurmaya başladım , 3 ay önceki ben ile bugün ki ben den eser yoktu.

"Açın açın şu kapıyı!" Diye bağırıyordum .  Komşular geldi , bir bardak su icirdiler.

Oğlum , senin zorun ne ? Borçları mi vardı sana  ? Ev sahibinin oglu da değilsin . Ne istiyorsun insanlardan ?

Ben , ben onların ...  sustum ne diyeceğimi bilemedim.

Arkadan öteki kadın çıkıp, dün akşam geldi onlar , son eşyalarını alıp .  Memlekete gidiyoruz dediler . Diye bana duyurmaya çalıştı 

Ne ? Ne diyorsun teyze ? Diye çıkıştım bir anda.

Olamaz, dün gece rüyamda görmüştüm .  Evlerinde komşunun ışığı yansıyordu. Hatta sonrada teneke de o not kağıdını bulmuştum .

Sanki bir ilahi güç bana o rüyayı göstermişti ve doğru olan bu olduğu için kılı kılına yetişememiştim onlara . 

Bi dakka bi dakka . Dün rüyamda evi gördüm, ve eve gelmişler .  Rüyamda sonra ne oldu  ? Mekana gittim ...  yoksa ?

Rüyamdaki gibi cansu gerçekten oraya gidip bunu yapmış olabilir miydi.

Yerimde ok gibi fırladım . Yardımsever ellerin içinden geçip, mekana doğru arap atı edasıyla koşuyordum .

Içimde "evet evet bu sefer olucak " sesleri vardi.

Mekana yaklaşmıştım artık. Kalp atışlarım kontrol edilemez olmuştu , ellerim de titriyordu.

Ah cansu ah ...

Yukarıya çıktım. Önce sağa sola baktım ve sonra tenekeye bi tekme vurdum.

Altından düşündüğümüz gibi o cıktı ,

Bir parça çöp ve yanmış kibrit parçaları...

Hayallerim suya düştü .

Dostumda pek azdi. Sınıfta zaten hiç yoktu. Mahalledende 1 kişi vardı.

Oda bu mekanı biliyordu .  Ikimizin yeriydi zaten . 

Konuyu ona açmayı düşündüm .  Artık psikolojim darma duman oluyordu .

Öyle arasına kadar orda oturup düşündüm, cansuyu . Olanları .  Hayatımı. Ailemi

Ve saat 1 e doğru okulda oldum , ders coğrafya değildi. Allah'tan geçmişti.  Öğleden önceydi.

Sınıftakiler haber verdi , 100 almışız projeden. (Ilk partin sonunda cd içeriği açıkladım .  Aklımda 2 yoktu. Cdnin verildiği an öğrenemedim zaten içeriğini)

Şok geçirdim.  Benim için , ödevi bile yapmış hatta okula kadar getirtmiş dedim kendi kendime.

Acaba her şey rastlantı miydi ?

Ben den kaçmıyorlar di da bana mı öyle geliyordu ?

Herşey olabilirdi , artık hiçbir şey den emin olamıyordum. Çünkü aklım yerinde değildi artık.

Tenefüs oldu hemen coğrafya hocasının yanına gittim.

F:hocam nasılsınız ? (Diyerek konuya girmesini sağladım)

H: iyiyim sen ...  . Arkadaşının gidiyor olması çok üzücü bu yüzden aldığım gibi değerlendirdim ödevinizi. Cansu 100 aldı sen 99

F: 99 mu ? Canınız sağolsun hocam , cdyi alablir miyim peki ?

H: bilgisayar odasında bir yerdeydi, bulup getiririm sana .

Çıkışta hocanın okuldan çıkmasını bekledim.

Yavaşça yanına sokuldum ve

Hocam umarım bulmussunuzdur. Diyerek yüzüne baktım .

Çantasına elini attı ve bana cdyi verdi.

Yol ayrımına kadar aynı yolu izleyecektik. Fırsattan istifade bende konuya girdim

F: hocam , ben cansuyu 1 haftadır görmedim . Bana haber de vermedi veda da etmedi . Ne oldu ?

H: Bunu ogrencilerle paylaşmamız pek doğru olmaz ama canım m

F:hocam lütfen, kendimi yedim 1 haftadır
...

Yol ayrımına kadar konuştuk ikna olmamıştı.  Yapacak birşey yoktu.

Sizinle evininize kadar gelicem , lütfen söyleyin. Diyene kadardı herşey .

Aldı beni karşısına.

H:bak canım , bunları müdür bey , ve benden başkası bilmiyor . Bir başkasından duyduğum durumda seni sorumlu sayarım.

F: tamam hocam aramızda .

H: Cansunun...

H:...  annesi ve babası arasından bir takım sorunlar oluşmuş. Arkadaşının huzuru ve daha iyi bir eğitim görmesi için anne ve babası birbirine süre tanıyacak. Biraz ayri yaşayacaklar.

Bunlari duyunca basimdan aşağı kaynar sular döküldü.  Demek ki oldukça masum bir nedeni varmış, ne başına kaza gelmiş ne de kötü işlerle uğraşan bir ailesi varmış . Diye sevindim.

O sevinçle internet kafeye gittim. Yaptıgı ödevi incelemek için, cdyi taktigim ve dosya konumunu actim.

Internet kafe olduğu için gizli dosyalar özelliği acıkmış .

Bi dosya var , proje ödevi tarihli filan ayrıca da bir dosya var , Sarı amblemli.

Öncelikle ödeve baktım , şaheneydi.

Bu arada 1 puanımda, beraber teslim etmedik diye kırılmış 

Sarı amblemli dosyanın ne olduğunu anlayamadım.  Birlikte ac diye bir uyarı geldi, tıkladım ve world ile ac dedim . Fakat açılması için benden bir tür şifre istedi. Duraksadım ve şaşırdım. Nasıl yani ? Diye kendime sordum.

Bu ödevi hazırlayan kimdi ? Cansu .peki ya bu şifreli dosyayı buraya koyan kimdi ? Bu da cansu olmalıydı sonuçta , cd ona aitti ve ödevi yüklemişti .

Ama neden gizli yapmıştı ? Acaba babasına ait bir belge olabilir miydi? Yahutta babası ödevi incelerse görmesin diye mi gizlemişti ?

Her şey mümkün olabilirdi, bu gizemi çözmem gerekiyordu ama bir türlü işin içinden çıkamıyordum.

Google 'da araştırmadığım sayfa , yazmadigim blog kalmadi.

Bazı yöntemler öğrendim , dosya açılıyordu fakat içindeki yazılar değişik simgelere dönüşüyordu .  Latin alfabesinden çıkıyordu .  Arama yaptım ve hiç bir anlam ifade etmediğini öğrendim . Düpe düz bir hataydı belli ki dosyayı şifresiz açamıyordum. 

Yıllarca başımdan bu tür olaylar geçti fakat anlatmıcam.  Hikayeyi burda sona erdiriyorum. Lise 4 den sonra Trabzonda Polis okulunda okudum ve şu anda aktif memurum.

Bazılarınız polissinde neden açamıyor musun ? Ya da arkadaşlarına açtırmıyorsun ?

Diye sorular yönelteceksiniz farkındayım . Fakat hayat arka sokaklar daki gibi değil . Benim birimim yabancılar şube ve amirlerinden, ya da dosyada savcı izni olmadan bu tür belgeler açılmıyor .  Bir polis memurunun bilgisayarina taktiği flash bellek daha , gözlenmektedir. Ağ üstünden  sistemsel kayıtları tutulmaktadır.

Ama mutlu haberi vermek istiyorum , bazı arkadaşlar şifre için yazdılar .  Pek çoğu tutmadı , geçenler de birisi yine yazmıştı ve olmayacağı için yazmamıştım . Unutmuştum.

1o dakika önce denedim ve şifreyi tutturdu .

Allah ondan razı olsun , şifre:3162005

Kendisi bana "C" ve kendi basharfini dene dedi. Bende denedim olmadı, sonuna  2005 ekledim ve dosya açıldı .

Ulan 12 sene olmuştu , bulamamıştım.  Ama cıktı, tutturdu. Onun cansu olduğunu düşünmemiş değilim...

Belgenin içinde , telefon numarası vardi. Cenazemiz olduğu için, izinliyim şu anda. Arkadaşımı aradım ve numara sahibini öğrenmesini istedim . Numara ahmet K. Adına kayıtlıydı .  Bu cansunun soyadiydi . Ama ahmet diye birini tanımıyordum .

Şu anda  aradım ve bir bayan cıktı ,

Bayan :B Flamelion1:F

b:alo

F: alo merhaba , kiminle görüşüyorum acaba ?

B: siz kimi aradınız beyefendi

F: Cansu hanımı aramıştım?

B: dııııtt dıttt dıııtt dııııt

Dedi ve suratima kapattı. konuşamadım.






yeni yazılardan haberdar olmak ister misin tatlış?
abone:
e-postana gelen onay linkine tıklamayı unutma panpa.


beğendiysen paylaş panpa


2 yorum:

  1. bunu yazdıgım günü hatırladım tam şu an.. bu hikayede bir takım kopukluklar var, ben tekrarını bir kez okudum. İnci sözlükten kaynaklanmıştı.. Tekrar düzeltmedim de, okuyanlara teşekkürler. Ne diyeyim burda görmek güzel hissettirdi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten harika bir hikaye yazmışsınız
      Okuduğum ve etkilendiğim en güzel hikayeydi diyebilirim
      Peki o an ve sonrasında ne yaptınız banktan ayrıldınız ve eve gittiniz mi ?
      Instagram kullanıyorsanız kullanıcı adınızı bana bahşedermisiniz sizi takibe almak isterim :))

      Sil