Trend Hikayeler: Ayrıldıktan Sonraki Değişimim!

ayrıldıktan sonraki değişimim

Her ayrılığın travmatik bir durumu söz konusu olmuştur bende onu yaşıyordum sanki. Çirkinsin, artık yakışmıyoruz, hiç sevgini gösteremiyorsun, bir vasfın yok bizde bir gelecek göremiyorum

Söylenmesi basit ancak düşününce ne kadar alçakca ve onur kırıcı olduğu aşikar be panpalar zoruma gitmişti tamam kabul zayıftım zargana gibiydim ama giderimde var gibiydi o 3 senelik kız arkadaşımın bu sözleri üzerine


ilk işim bi gym'ye yazılıp full body çalışıp aynı zamanda kilo alma programıyla bunu desteklemek olmuştu. Hayat zevklerimi bile değiştiriyor duruma gelmiştim. Evet bu dönem hiç de kolay olmamıştı ama başardıktan sonra tekrar görüştüğümüzde durumlar değişik gibiydi.

Haftanın 3 günü spor'a gidiyordum. Mimarlık öğrencisiyim projelerden dolayınçok vaktim olmuyordu ama sıkıştırıyordum herşeyi zamanla kıyaslıyordum. işe başlamıştım aynı zamanda çok iyi maaşım vardı 5 saat illegal bir işteçalışıyordum ancak sıkıntı yoktu riskli değildi. Daha sonra 2 ayda 59 kilodan 62 kiloya çıktım vücudumda artık yavaş yavaş belirginleşen kaslar bana moral veriyordu. Aynı zamanda sosyalleşmeyede çalışıyordum zaten o varken tek arkadaşım o gibiydi üniversitede ancak artık öyle değildi dışarı çıkıyor okuldakilerle muhabbet çeviriyor ve insanları birlikte yapabileceğimiz etkinliklere davet edip özgüven kasıyordum.

Yaşanmış ibret alınacak örnek bir hikayedir.

Kilo almak benim için hayli zor oluyordu doktor'a sordurduğumda metabolizmamın gerektiğinden hızlı olduğunu azmedersem alabileceğimi söyleyip beni tekrar morallendirmişti. Aynı zamanda artık kişisel bakımlarıma da dikkat ediyor sosyal mecralarda kendime farklı bir tarzla yaklaşmak amaçlı değişik projelere adım atıyordum kendimce. Ve hayallerimide değiştirmiştim zaten eskiden sürücü ehliyeti alırken motor ehliyetimide almıştım yanına ancak motor kullanmayı araba kadar bilmiyordum. Benim için tarz görünmek gerekti diye düşündüğüm için biriktirip alacağım araba ne kadar iyi olabilir diye hayallerimide değiştirip motor almaya karar vermiştim.

Motorcu bir arkadaşımdan bu süreçte motor alacağım zamana kadar bana yardımcı olmasını söylemiştim ve seve seve yardım edeceğini söylemişti ki öylede olmuştu. Artık 3. Aya girdiğimizde 9bin lira param. 62 kilofan 66 kiloya çıkmış bir beden ve kaslarında belli olduğu bir vücuda sahiptim. Arkadaşlarımla aramda gayet iyiydi resmen sosyalleşebildiğimi bir kız için kendimi boşa harap ettiğimi anlamıştım. Ayrılalı 4 ay olmuştu yaklaşık. Hiç haberimiz yoktu birbirimizden. Ama ben harıl harıl çalışıyordum her konuda azmetmiştim resmen. Artık sağlıklı nefes için sigarayı bırakmayı bile göze alıyordum.

Herşey zaman alıcaktı planlıydı onun için değiştiğimi bilmek zor geliyordu ama bu benim içinde faydalı olacaktı asıl planım özel okulda okuduğum için 2 sene sonra notlarımı yükseltip devlete geçiş yapmaktı ancak ona daha vardı ben önce diğer konularda adım adım ilerlemeliydim.

4. Ay geldiğinde tartıda 71 kiloydum hedeflediğimin 4 kilo altındaydım ancak kaslarım çabuk şişiyordu zaten eski amatör futbol deneyimim vardı 7 senelik bundan dolayı kaslarım şişmeye yatkındındı. O kolay oluyordu yani. Alkolü tamamiyle bırakmış sigarayıda azaltmıştım. Yediklerime dikkat ediyor protein verecek şeyleri bolca tüketiyor dengelemek amaçlıda yeşilliğimi eksik etmiyordum. Yüzümdeki ve vücudumdaki değişimi görenlerin pozitif geri dönüşleri beni oldukça morallendiriyordu. Zaten meşrubatlardan hiçbirini tüketmiyor sadece kakaolu süt ve su içiyordum. Derslerimide aksatmıyordum aynı zamanda hiç bitmek tükenmeyen azmim vardı bu yönümü bilmiyordum. 13bin param vardı 4. Aydı maaşım 2.900 affilıate dende primler alıyor aynı zamanda risk biriminden tiyolarla paramı arttırıyordum (kaçak bette çalışıyordum bu arada artemis bet365 gibi) hayatımın her alanındaki değişim belli oluyordu emlakçılık yapan arkadaşlarımada yardım edip kendime bir pay çıkarıyordum ordanda resmen yoruluyordum artık. 1 ay sonra memlekete gidecektim ve oda orda olacaktı az zamanım kalmıştı.  

Son bir ayımdı herşey yolunda gitmeliydi ki hayallerim planlara dönüşsün. Ondan haberler almaya başlıyordum hayatında iyi şeyler olmadığı haberleri geliyordu kulağıma üzülsem mi sevinsem mi bilememiştim.

Son ay patronada belirttim 2 katı çalışırım gerekirse durumumu anlattım ve anlatışlıda biriyldi karşılıksız avans vermişti bir maaş zaten günlük cirosu 70-80 milyar olan bir adamdı. Kaçak yollardan kazanıyordu kolay paraydı ama bende yolumda ilerliyordum sonuçta bu yolda herşeyin mübah olduğunu düşünüyordum.

1 ay boyunca tabiri caizse it gibi çalışmıştım. Artık 19-20 bin gibi bir para birikmiş cebimde ve istediğim kiloya da ulaşmıştım yartı 75.5 gösteriyordu. Aynaya baktığımda güzelleştiğimi fark ediyordum. Yüzüm gözüm açılmıştı adeta kilo almak yakışmıştı bana. Bu paranın 15ini motora ve ekipmanlara harcayıp geri kalanıyla kendime kıyafet alıcaktım. Bir çırpıda harcicaktım paramı. Ailemde destek olucak diye düşünüp ekstradan alışverişlerde yapıyordum. Pahallı markalar, gözlükler, ayakkabılar değişmiştim beni 6 aydır görmeyen ailem bile şaşıracaktı ve dövme yaptırıp memlekete dönecektim. Göğsüme ve koluma 2 dövme yaptırmıştım. Biletimide almış 3 gün sonra dönecektim. Memleket deki arkadaşlarımlada motor piyasasını araştırıyor ona göre paramı harcamaya dikkat gösteriyordum. Final sınavlarınıda atlattıkdan sonra 1 günüm kalmıştı ve o gece heyecandan ölecektim neredeyse ki bir mesaj geldi ondan gelmişti mesaj 7 ay sonra ilk defa yazmıştı

Mesajda yazanlar şunlardı;

Potansiyel sucsuz ben senin mutluluğunu istiyorum. Sende brnim mutluluğumu istersin diye düşündüğüm için bu mesajı yazıyorum sana. Giderken sana söylediğim cümleler ağırdı ve ahını aldığımı düşünüyorum.

Beyler mesajın devamını ilerde söyleyeceğim yıkıldığım andı resmen. Önce üzülmüştüm ama onun bana yaptıkları söyledikleri hiç aklımdan çıkmıyordu. Doğum günümde ayrılmıştı benden, aynı ilde okuyorduk üniversitesini değiştirmişti, final sınavına giremememi ve ingilterede okumaya hak kazandığım halde beni yalnız mı bırakıcaksın diye yollattırmamıştı ve şimdi benden helallik istiyordu. Onca yaşanılanlardan sonra kuru bi helallik içini rahatlatıcaktı herhalde beni biz bir bütünken bırakıp sudan çıkmış balığa dönmemi sağlamış stresdem zona çıkartır hale getirtmişdi.

Şimdi bu mesajda ona evet mutluluğunu istiyorum dersem kendime haksızlık etmiş olurdum emeklerime yazıktı ama siktirgit de diyemiyordum hiçbir şekilde kin tutma potansiyeline sahip değildim. Ayrıca özlemde vardı içimde nefretin yanısıra değişik bi özlem ama öyle olmayacaktı bir şekilde buluşmaya ikna etmeliydim onu. Problemin ne olduğunu sordum ve onu söyletmeye ikna ettim böylelikle konuşarak en sonunda ona buluşma teklif edecek yüzüne herşeyi bir bir söyleyip daha çok vicdan yapmasını sağlayacaktım ki gelen mesajla tekrar yıkıldım sorunu iyice beni üzmüş, yıkmış, kahretmişti.  

Son mesajı gerçekten içkiye ettiğim yemini bozduracak gibiydi. 

Potansiyel sucsuz biliyorum sadece helallik için yazmıştım ancak ben senin söylediğin son sözü unutamıyorum dönmek yok aklımda ama bu olay benim rüyalarıma bile giriyor neredeyse.

Ona giderken şu cümleleri kurmuştum; sen beni bir çırpıda bırakacak kadar güçlüsün demekki, benim hislerim hiç umurunda değilmiş. Unutma ki aldığın nefesi kendi ciğerlerimde hissediyorken beni terk etmem hemde bu şekilde sana fazlasıyla geri dönecek. Ettiğin cümleler sana fazla gelicek zaman geçtikce şimdi git dimdiksin görüyorum ama bu cesaretin seni kimse istediğin rütbeye getirmediğinde sana değer vermediklerinde seni incittiklerinde tamamen kırılacak. O zaman aklına geleceğim işte.

Tam olarak bu olmasa da daha ağırdı belkide daha uzun ama özetledim son sözlerimi. işte tamda dediğim olmuştu 2 kişiyle denemiş sabahlara kadar konuşmuşlar ancak karşı tarafın işi cinselliğe vurmasıyla konuşmayı kesmek zorunda kalmış ki bu ona yetmemiş üstüne üstlük 1.17 ortalamayla okulundaki başarısızlığınıda söylemişt yapamıyordu.

Üzgündüm tabiki bu yaşanılanlar kolay değildi be zoruma gidiyordu ben ayrıldığı zaman uyandığımda yatağımd içki şişeleriyle uyanmanın ağlak satırlarla kaleme dökmeye çalıştığım aşkımı sigaralarla içkilerle iyice dibe vurmalarla yaşarken o zevk çığılıkları atar olmuş gelen mesajlarla tabi sonrası hayal kırıklığı.

Uyumamıştım o gece ne yapmalıydım gözlerimden akan yaşlar vardı ancak gururumdan hüngür hüngür ağlayamıyordum. Büzemiyordum dudaklarımı sadece boğazım düğümleniyordu işte...

Bavulumu hazırladım ve kendimi morallendirmek için sözler veriyordum kendime bu üzüntüm ona ters tepmeliydi karşısına dimdik ben çıkmalıydım bu sefer. Sonuçta içim rahattı ben bişey yapmamıştm amk. Onun bu hareketleri karşısına geçtiğimde önce onu büyülemeli sonra hayal kırıklığı yaşatmalıydı sonra tüm hayatı boyunca unutamayacağı bir yüzleşme olmalıydı bilenmiştim.

Uçağa bindim ve kulaklığımı taktım hüzünlü müziklerin aksine hayallerimi destekleyen beni motive eden müzikler dinlemeliydim. Taktım kulaklığımı ve yaşanacak olayları kurdum kafamda.

Havaalanına gelmiştim babam ve annem beni kapıda bekliyordu aslında herşeyi unutmuş gibiydim çünkü uçakta beni görenlerin değişimlerimi görmeleri ve sözleri beni etkileyecekti emindim iyi şeyler söyleyeceklerini biliyor gibiydim.

Öylede olmuştu annem ve babamın beni gördüğüklerinde yüzlerindeki o gülümsemenin şaşkınlığa çalan ifadeleri beni mutlu ediyordu. Saçlarımıda uzatmıştım bu süre içinde her hafta kuaför gidip saçlarımı düzelttiriyordum bakımıma dikkat etmenin faydaları insanların suratlarındaki ifadeden başka hiçbirşey değildi.

Babamın aslan oğlum lafı bile yeterdi aslında bu 6 aylık değişimime döndüğümde beni bekleyen biçok şey vardı annem ve babamda biliyordu ilişkimizi sonuçta aynı şehirde aynı evde yaşıyorduk ve ailelerimizin buna izni vardı kendi aramızda sözlü gibiydik zaten.

ilk işim motorcu aytekin abiyi bulmak olmuştu onla zaten bir süredir iletişimdeydik. 13milyara 8 binde 2. El bi motor vardı onun için anlaşmıştık biraz fazlaydı fiyatı ama kıyamet gibiydi (yamaha r25) ilk racing motorumdu bana fazlaydı bile bu çok heyecanlıydım ekipmanlarımda 3.5bin gibi birşey tutmuştu ki para suyunu çekmeye başlamışyı yavaş yavaş ama artık hazır gibiydim 3-5 eksiğimide tamamladıktan sonra herşey istediğim gibi olacaktı bu resmen bakışlarımla intikam olacaktı.

Arkadaşlarım yeni beni gördüklerinde resmen şok oluyorlardı motor, vücudum, saçlarım, tarzım onlara farklı geliyordu çünkü eskiden böyle değildim aslında garipsenecek, şaşıralacak bişey yoktu ortada. Akşam ona mesaj atmamış bizzat aramıştım 3 gün sonra seni alıcam detaylı konuşuruz daha sonrada birbirimize pek de denecek bişey kalmayacak zaten...  o dünden razıydı naz yapar gibi olmuştu ancak kabul etmişti.

Ben onu alacağımda arabayla gelmemi bekleyecekti haliyle, motorla gideceğimi bilmiyordu ve o anı çok merak ediyordum ne yapacağını neler düşüneceğini  

Buluşacağım günü iple çekiyordum 3 gün sonraya randevu vermiştim ona çünkü eksiklerim vardı bir ara yediğim içtiğim ayrı gitmeyen evli gibi takıldığım arkadaşlarım karıya giderken ben kapıda beklediğim günler aklıma gelmiyor değildi kendimi mi üzecektim acaba onu görünce hayat bana ne gösterecekti o gün pusudaydım.

Buluşma günü gelip çatmıştı. Aradım hazır mısın 1 saate ordayım demiştim ki aslında kapının önündeydim zaten kendimi hazırlıyordum. Tamam demişti ancak bir şartı vardı hiçbir konuda ısrar etmeyecektik birbirimize hala onu sevdiğimi düşünüp geri dönmesi için yalvarmamı bekliyordu herhalde benle buluşmasındaki nedende tamamen bana kötü gününde yazdığında yardımcı olmamdı ona.

Sabah erken kalkıp hazırlanıp gitmiş kapıda beklemedeydim. Bir sigara sönüyor diğeri yanıyordu iki dudağımın arasında kafamda ise deli deli sorular beni yiyip bitiriyordu adeta. Bu halim onu nasıl etkileyecekti acaba allak bullak olmuştu kafam buluşmasam mı diye düşünmeye başlamıştım alttan alttan.

Derken mesaj attı evin önündeyim diye. inmemişti ama inecekti birazdan. Fazladan kask almıştım hiç binmemişti motora ama ikna ederdim sıkıntı yoktu. Demir kapılar açıldığında yüreğimdeki o hızlı hızlı pompalanan kan beynime vuruyor tansiyonumu düşürüyordu.

O tam çıktığında motoru çalıştırmıştım. Sağa sola bakıyordu beni arıyordu gözleri. Yıllarca başka yere bakamayan o gözler şimdi nerede diye acaba diye balıyordu garipti. Gaz verdim döndü baktı ve çevirdi kafasını tekrar verdim iyice devirlendirdim apaçi gibi ama bu kızgınlığımdı ona stresliydimde aynı amanda. Tekrar baktı ve korktu gibi oldu bu sefer kaskı çıkardım ve eydim kafamı tekrar devirlendirdim motoru saçlarımın arasından gözetliyordum baktı ama tanıyamadı. Gözlerini alamamıştı ama bu sefer sanki tanıdık gelecektim ona gibiydi saçlarımı geriye doğru atarken o göz göze gelişimiz herşeyi unutturdu resmen bütün ona sinirimi, kırgınlığımı, nefretimi ama olmamalıydım öyle bakıştık sadece 2-3 dakika kadar.

O sahneyi hayatım boyunca unutamayacağım ama o sahne için 6 ay çalışmıştım ben didinmiştim tam 6 ay. indim motordan sarılmalı mıydııım, öpmeli miii, el mi uzatmalııı hiçbişey bilmiyordum sadece elimdeki kaskı verdim al da gidelim otururuz biyerde ne konuşacaksak konuşur sonrada dağılırız.

Çok şaşkındı o terkettiği ben yoktu karşısında sanki kaybettiği ben vardı gibiydi bense ona küçümser bakışlar atmayı tercih ediyordum. Motora binmeyi hemen kabul etmişti şok olmuştu çünkü kaskı taktım ve yola koyulduk. Sakin bir yerde oturup çay kahve içecek konuşacaktık.

Yol gözümde gittikçe inceliyordu istemeden hızlanıyor arkamda sevgisi bitmiş eski bir sevgili sineğimdi öyle hitap ederdim. Sakin bi kafeye oturduk şehirden uzak, deniz kenarında ikimizde derin bi nefes almış birşeyler düşünüyorduk aklımız karışık.

Ceketimi eldivenimi ve kaskımı çıkardım onunkinide çıkardım vücudum yüzüm iyice çıkmıştı meydana. Bi süzdü beni şaşkındı biliyordum ama direk söyleyemiyordu anlamıştım farklı hissediyordu.

Karşılıklı oturup her zaman ki gibi iki orta dedi birisi şekersiz olsun artık kullanmıyorum demiştim garson'a aslında yoktu öyle birşey konuyu değişime getirmeye çalışıyordum.

Öylede olmuştu görmeyeli baya değişmişsin, hırs mı yaptın dedi şakayla karışık. Sinirlenmiştim ama belli etmemiştim edersem öyle olduğunu düşünecekti gerçekten. Hafif bi gülümsemeyle yok biraz düzene girdi hayatım sadece cevabını verdim.

Sadece boş konuşmuştuk amacının hatırlanmak olduğu gayet de belliydi bilirsiniz kızlar değişiktir unutsa bile unutturmamak isterler. Tek amacı bu gibiydi ama hayatıda iyi gitmiyordu bunu benle bağdaştırıyor ve kendi hatalarını da kabul ediyordu aynı zamanda.

Sorununu sorduğumda tekrar aynı şeyi söylemişti başkalarıyla denemiş ancak cinsellik sezdiği için konuşmayı kesmişti en kötüsüyse şu cümlemdi;

Erkekler cinsellik ararlar yapacak bişey yok bu seni sevmeyecek anlamına gelmez. iyice genişlemiştim ben ki zamanında onun için ne mafya hikayelerine karışmış olarak bunları diyecek kadar ne yaşamıştım.

Hüzün veriyordu bunlar. Eski sevgilime yeni ilişkileri hakkında tavsiye veriyor oda dinliyordu. Ama merak ettiğim bişey vardı kimdi bunlar, konuştuğu kişileri bilmek istiyordum.

Öğrenecektim ama iyice emin olmalıydım bana fikirlerinde pişman olduğunu sezdirmeliydi. Aslında belliydi değişimim çok hoşuna gitmişti bakışlar geri gelmişti anlardım. Ancak engel oluyordu bişey oda bendim olmayacaktı yapamazdım.

Konuyu oraya getirdim başta söylemek istememişti ama sonuçta öğrenirim ve o zaman da neden söylemediğim için çok sinirleneceğimi biliyordu sakin halim canavara dönüşecekti emindi kendi ağzından duymam çok daha iyi olur diye düşünmüştü.

Kim bunlar diye son kez soruyorum dediğimde emindim söyleyeceğinden. Birini tanımazsın ama diğeri ortak arkadaşımız dediğinde içten içe çıldırıyordum böyle beyler sıcak bi buhar bulutu içimde geziyor gibiydi bakışlarım değişmişti kim di o kişi?

Utana sıkıla söylemişti ama kafam bi gidip geldi kulağımdaki o uğultu beynimin içinde sanki çınlamalar vardı bi gittim geldim çok yakın olmasam da takım arkadaşım birlikte top koşturduğumuz o deplasmanlara birlikte gittiğimiz yenildiğimizde birlikte üzüldüğümüz attığımız gollerde birbirimize koştuğumuz batu'nun adını söylemişti anasının a*ıydı sinirden çıldırmak üzereydim. Telefonuma sarılıp arkadaşlara haber verdim çaktırmadan.

Ama sorun şuydu onunla neden konuşmuştu onu düşünememiştim sinirden eve gittiğimde aklıma gelen bu konu apar topar geri dönmeme sebep olmuştu. Arkadaşlara swarmdan nerede olduğunu sordum bi arkadaşının evindeydi. Kapının önünde beklemeye başladım bu sırada batuya ne yapacağımızı tartışıyorduk gruptan. Onun başı dertteydi artık ama eski kız arkaşımada sormalıydım neden konuştuklarını ihanetti bu

Beklemedeyken arkadaşının evinden arkadaşıyla birlikte çıktılar kızın arabası vardı bindiler hatta eski arabasını satmış önce anlayamamıştım takıldım peşine başka kimse yoktu yanlarına kız arkadaşıma( sinek diyorum eskiden öyle hitap ederdim ) sinek sağda oturuyor arkadaşıda kullanıyordu kırmızıda durduklarında yanlarına yaklaştım. Son ses müzik dinliyorlardı dik dik suratlarına bakarken gerildiler farketmediler ben olduğumu sonrada anladılar.

Pencereyi açmasını ve aşağı inmesini söyledim hemen demin güzelce konuştuğumuz o insan deliye dönmüş gibiydi ne istiyosun gibi sözlerle gitmemi söyledi ve kaçmaya başladılar peşlerinden devam ettim illaki duracaklardı.

ilerde durup ne istediğimi sordular. Arkadaşları fikirlerini değiştiriyordu eskidende böyleydi insanlara kolay inanan birisiydi. Onun mesaj atması ayrı bir mesele sen konuşmayı neden uzattın diye sordum.

Arabaya bindik ikimiz tartışıyorduk. Bana;
(Batu ankarada bilkentte okuyordu) sinekte aynı üniversiteye geçiş yapmıştı. Batunun bu yüzden yazdığını başlarda arkadaş gibi yazıp sonradan niyetini belli etmeye başladığını söyledi yalan söylemezdi emindim yalan söylemeyeceğini 3 senem geçmiş sonuçta tanıyordum onu.

Niyetini belli eden batuya potansiyel sucsuzun eski arkadaşısın benimle bu seviyede konuşman doğru değil dediğinde batunun eskiden benim onunla iddia üzerine yazdığımı belirtmiş. Halbuki öyle değildi.

4 senelik bi çocukluk aşkım vardı platonik ona aşıkken, platoniğimin arkadaşıydı sinek bana sineği platoniğim ayarlamıştı tamamen karışık bir durumdu ve buda başlı başına bi olaydı. Bu kadar şey yaşamışken artık insanlara nasıl inanacağımı güveneceğimi bilemiyordum.

Batunun ağzındaki baklayı almak için konuşmayı devam ettirdiğini ancak batunun ; potansiyel sucsuz yok artık daha güzel değil mi konuşmamız? Sözleri üzerine sinek konuşmayı kesmişti.

Anlaşılmıştı batuya ders zamanı gelmişti iyice bilenmiştim.

Batunun babasının türkü bar'ı vardı. Oda memlekete dönmüştü çevresindeki arkadaşlarıyla orda kutlama yapacaklardı. Babası da orda olacaklatı arkadaşlarıda fark etmezdi.

Motorcu, jeep ci tayfa ve yakın arkadaşlarımla türkü barını basıp batunun ağzına sıçacaktık. ( jeep cj tayfa ehliyeti ilk aldığımda tuzla kasa vardı bende offroad yapardık ordan tanışıyoruz bu adamlarla) her çöplükte ötebilirdim bu mesele için ama kendi çöplüğümdeydim zaten bu mesele sükse yaratacaktı şehirde. Oto yıkama dükyanımız var orda buluştuk. Türkü bara doğru yola koyulduğumuzda batunun böyle bişeye nasıl cesaret ettiğini anlayamamıştım.

Batu zaten karı kız hastası bi adamdı ama bu ergen kavgası olmayacaktı o mekan dağılacak yaptığını malıyla mülküyle en önemliside gururyla ödeyecekti babasıda ordaydı sonuçta. Başka bir durum olsa sakin karşılar babası var olmaz derdim ama bu artık benim meselemdi. Sineğimi tek bulanlar 2 kamyonda olsa anasını sikmek boynumun borcuydu.

Mekana girdik herşeyi konuştuk ben ellerimi başıma yasladığımda mekanı yerlebir edecektik. Dışarıyada domino taktiğiyle adam yığmıştık polis veya başka bi durum olduğunda bize haber verilecekti.

Ancak sinek batunum ağzına sıçacağımı biliyordu bu yüzden bana kesinlikle böyle bişey yapmamamı söylemişti ama kim dinlerdi onu?

Az sonra içeri girmiştik...

içeri girdiğimde L şeklinde bir masada oturduklarını gördüm. Başta ben tek girmiştim herkes kapıya yığılmış bekliyordu. Zaten önceden içeride bekleyen bi arkadaşımız vardı. Bize rapor veriyordu. Her şey planlıydı.

(B: batu P: ben)

P: gel bakalım batu efendi
B: ooo kardeşim sana da haber verecektik geldik ya kutluyoruz işte ya nasılsın ne var ne yok görüşmeyeli.
-Ananın amı var diyecektim ama direk kavgaya girişmedim.
P: Çok konuşmaya gerek yok batu. Bugün beni arkamdan vurduğunu öğrendim. Nasıl bunu öğrendiğimde ağzına sıçacağımı anlamadın ki?
B: Yok boolum öyle değil durum een yanlış anlamışsın senin kız iyice sapıttı orda

Deyince ben iyice çıldırmıştım. Ben sanki bilmiyordum öyle bi bok olmadığını ortak tonla arkadaşımız vardı. Sonuçta sadece sineğe güvenip buraya gelmek olmazdı bu kadar toplanıp mekan dağıtacaktık. Kavga olmadan geri mi dönecektik batunun bi sözüyle. Benim kız babaannesiyle kalıyordu zaten ankarada babası ve annesi ayrı. Babasıda ankaradaydı ki babası akçı yavşağın teki gözünün önünden ayırmadı onu.

Bu sırada millet içeri kasklarla haydarlarla giriverdi. Benim emrim bekleniyordu artık. Ellerimi başımın arkasına koydum ve şimdi kim kimi sikiyor bakalım diyerek birbirimize girdik babası ahmet abi misali şişeleri fırlatıyordu ancak şişelere gelene kadar heryer heryerdeydi zaten. Sandalyeler havada uçuşuyordu. Abartmıştım hak etmişti ama sonradan pişman olacağımı biliyordum tek tesellim bu benim namus meselem olmasıydı.

Batunun arkadaşlarıda içeride olan 4-5 müşteride korkup kaçıp gitmişlerdi zaten. Durumu dayak yemekten harap olmuş baruyla babasına tek tek anlattım babası da haklı olduğumuzu anlayıp batuya sinirli bir bakış atıp içeri git demişti.

O baba çaresizliği hayatımda en utanç verici şeydir. Babasıda yavşağın tekiydi ama babaydı sonuçta. O adamın oğlumu lütfen bırakın demesi bile yetmişti bana o midesiz bana o hainliği yaparken sıkıntı yok ben yapınca sıkıntıydı bu durumda ayrı bi olaydı ama batu dersini almış gibiydi. içerde taşağı geniş bi abimiz ben yakın arkafaşım mert ve batunun babası masanın birini düzeltip sandalye çekip oturduk.

Durumu 10 15 dk konuştuk ve dağıldık. Dövdüğümüz yanımıza kar kalacaktı artık bulaşmaya götleri yemezdi. ibreti alem olacaktı bu durum. Öyle her kuşun etinin yenmeyeceğini anlayacaklardı.

Peki bu meseleler yaşanırken asıl amacımdan çıkacak mıydım? Sinek evvelki gün mesaj atmıştı çok sinirliydi belliydi.  

Evde yatağa kafamı koyduğumda sırıtıyordum sanki bi bok yapmışım gibi biliyordum bu meselenin yayılacağını zaten polise gitmeyecekti de yanımıza kar kalacak olması iyice korkmuş olmalarıydı.

Hani bir şarkı vardı hatırlarmısınız? Manga - Bir kadın çizeceksin. işte o şarkı'yı ritmiyle dinlerdik melodisi giderdi hoşumuza anlamazdık sözlerini şimdi dinlediğimde büyüdüğümü ve manganın aşk şarkıları yazan bi grup olduğunu fark ediyorum. Küçükken çıldırırdık haykırırdık boşluğa şimdi kafamı yere eyip dinliyorum.

Sinekle buluşup ciddi ciddi konuşmalıydık. Ben o çocuğun ağzına sıçarak hala sineğin avcunun içindeyim izlenimi bırakmıştım. Bu durumu değiştirmek için onunla konuşmalıydım.

Uyandığımda mesajlar sular seller olmuştu. Ben kimmişimde onu savunurmuşum kendi çaresinr bakabilirmiş bit kadar bişey ama sinir küpü aynı zamanda o bu durumdayken hiçbişey anlamazdı tekrar buluşma teklif etmiştim. Bu sefer son olacaktı ona tonlarca şey söyleyip hayatıma bakacaktım. Yeni heyecanlar arayacaktım hayatımda.

Akşamında buluşmuştuk. Bu sefer baya süslü püslüydü sanki kafa karıştırmaya çalışıyor. Bu sefer direk bindi motora. Yazlık evine gittik. Orası bağırıp çağırmaya müsaitti. Yazlık evine girdiğimizde önce herşey normaldi fakat konu açıldığında yine gerilmiştik ikimizde.

Eve girdik. Zaten şehirde heryer buram buram anı  kokuyordu. iyice allak bullak olucaktık karşımda sineğim vardı ve ben ona seni sevmiyorum diyecektim.

Zamanında ben uyumadan uyumayan, sırf kıskanıyorum diye tüm erkekleri ben bişey demeden silen, 1 saat buluşmak için tonla yolu her sabah gelen, 1 sene benim için mezun kalan, aynı üniversitedeye gelip aynı eve çıkalım diye zorlayan, annemle babamla zorla tanışan kendini kabul ettirip iyice sevdiren, ilkim, rekorum herşeyim karşımda duruyordu. Birbirimizi o kadar iyi tanıyorduk ki buluşmanın bile birbirimizin içinde bişeyler kaldığından dolayı olduğunu biliyorduk.

Ama yapamazdık yıpratmıştık birbirimizi. Allah bir kulu benden daha çok düşünür değer verirersen senden alırım buyurmuş derlerdi. Bu doğruymuş resmen fazla sevgiden yıpratmıştık birbirimizi. Ağlamamak gerekti ben dimdik durmalıydım sinekde öyle olmalıydı. Konuşup anlaşıp bırakmalıydık birbirimizi. Zor tutuyordum kendimi o konuşurken dudaklarına sarılmamaya ancak yapamazdım. Tekrar başlardık ki bu bizi yıpratıcaltı hazır değildik birbirimize.

Ben dedim sana değer veriyorum ama bu senin bana dönmen yada seni seviyor olmam anlamına gelmiyor. Hayatta hiç böyle kimseye bağlı kalmamıştım anneme babama bile zaten utangaçtım bu sevgi konularında. Babam bana hiç öyle şeyler öğretmemişti. Ben konuşurken o ağlamaya başladı bense çok zor tutuyordum kendimi. Evet dik başlıydı, dediklerini yapardı zıt bi karakterdi ama çok duygusaldı. Onca şey yaşamıştık. Anlatmadığım, anlatmaya başlasam 20 gün bitmeyecek bir hikaye var ama bu içimi dökmeye yeter.

ikimizde dik durup hayatımıza devam etmeliydik okulumuza yoğunluk vermeliydik. Aşk meşk bunları aramamalıydık artık. Biz zaten yorulmuştuk öbür insanların duygularıyla oynamaya deymezdi. Ancak sinek belli etmişti. Ben intikamımı almıştım.

Beni unutamadığını her yazdığımda ağladığını benim için endişelendiğini söylemişti daha ne duruyordum sevinmeliydim işte 6 ay bunun için uğraşmıştım olmamıştı sevinememiştim yine boynum bükükdü yine boğazım düğümlüydü. Az sonra terk edicektik birbirimizi tekrardan.  

Gecenin sessizliği bürümüştü koskoca evi, koskoca evi ki dünyada toz kadar değeri olmayan iki insan vardı o evin içinde birbirlerine belkide deliler gibi aşık hayatı bilmiyorlardı kendi aralarında yaşadıkları şeyler yormuştu onları zor geliyordu artık su içmek bile sürahiden.

Zaman gerekliydi bize değil mi daha ne kadar bekleyecektik ki belki yarın ölecek toz kadar değerimiz bile olmayacaktı belkide. işte ertelememek gerek aslında sevgiyi. Sevgi lan bu çalar saat mi, randevu mu, nişan tarihi mi sevgi işte biliyorum böyle diyorsunuz ama mecburduk ertelemeye. Ben ertelemek diyorum çünkü onu bıraktım demeye yemiyordu yüreğim. işte o zaman bi ağırlık çöküyordu, zırvalıyordu bedenim. Aslında büyütülecekde bişey yoktu dünya bir kitapsa biz o kitabın içinde ki noktayla virgülüz altı üstü kimiz ki?

Sinekde atlatamazdı onca şeyi zaten ben buna şaşırıyordum nasıl hala gülebiliyor, güzel vakit geçirebiliyordu. Ben uyduruk hayatımı dalgaya bile alamadım o günden sonra güçlü görünen ben olsamda aslında öyle değildi kalem içten feth edilmişti benim mayamda vardı bu çabuk aldanıyordum.

Yüzyüze bakamaycak hale gelmiştik evin içinde onu evine bırakmak bile can yakıyordu ama öbür tarafımdaki o şeytan gülmemi emrediyordu adeta sen salaksın diyordu onunla dalga geçmen gerek sana söylediği onca lafı ona yutturdun şimdi son güleni belirlemenin vakti diyordu ama şeytan aşktan anlamıyordu belliydi o işler öyle olmuyordu.

Taksi çağırmıştım bu gece içki yeminimi bozup onu taksiye bindirip yolcu edecektim evine bense ilk durak olarak bi efes shopda alacaktım nefesi sonra yazlığa dönüp sabahlara kadar dolduracaktım derdime kadar kadehleri.

Son 20-25 dakikamızdı gelmemesiye erteliyorduk aşkımızı, görmemesiye..  

O taksi hemen geliyorum dediğinde acele etme demek vardı içimde gidicekti birazdan hayatımın en büyük parçası. Miniğim o kapıdan son kez çıkacaktı. Fotoğraflar anı olarak kalmayacaktı sadece hepsine birer anlam yüklenmişti artık.

Birbirimize son kez sarılmayı çok göremezdik ikimizde son kez diye kollarımı açtım yenik düştüm yeniden. Koştu minicik ayaklarıyla taksi gelene kadar sarıldık belkide konuşmadık ağladığımızı bile belli etmemek için sessiz davranıyorduk akıyordu yaşlar ıslanıyordu boynumuz birbirimizin yaşlarıyla hemde tek bir damlası bile inanılmaz manalı olan gözyaşları.

Taksici kornaya bastığında silmiştik gözyaşlarımızı ben adım atamamıştım yine giden o olmuştu bitmemişti yine bi hikayenin sonu mutlu. Sevinemedi yine dinleyen, izleyen, okuyan.

Giderken son kez bakışı arkasına son kez dönüşü içimi eziyordu abi ya. Gitmişti ağlamayacaktım hüngür hüngür. Bindim motoruma açık efes aradım geç olmuştu satan herkesi denemiştim 6 ay sonra içmeyen ben bugün zil zurna olucaktım ki acıyla içersen sarhoş olamazsın bilincindeydim bunun fazla fazla aldım şişede durduğu gibi durum durmaması umurumda bile değildi yolda da ağlamamak için tuttum kendimi evde harap edecektim kendimi.

Eve geldiğimde sarıldığımız yerde kalakaldım 10 dakika belki durdum orada sonra dikmeye başladım içki denen mereti. Haykıra haykıra, salya sümük gurur dinlemeden erkek adam ağlamaz demeden ağlamıştım evet hemde bir kız için. Yine uyandığımda sesim kısılacaktı önemli değildi be.

Dağıttım heryeri şarkılar daha sesli ağlatıyordu elimin tersi heryere deymişti, yerdr paramparça porselen tabaklarının üzerinde yürüyordum şimdi sadece aldığım kilolarla değiştirdiğim hayatla kalmıştım başbaşa bide motorum vardı. Neredeydi o arkadaşlar? Neredeydi beni boşver diye teselli edenler sana kızmı yok be diyenler?

işte şimdi soruyorum size ben daha nasıl sevebilirim ki birini siz ki gerçekliğine bile inanamayan yazdıklarımın? Biri bana seni seviyorum dediğinde nasıl inanayım ki şimdi? Bakmıyorum arkama artık desem de arkamda bi gözüm daha var gözetliyor sineği...

Sinek bi gün birlikte bu günlere zor günlerdi diyeceğiz biliyorum çünkü biz bir ağacız ben gövdesi sen dalları sen yoksan ihtişamsız kalırım keserler kökümden sense bensiz yıkılır duramazsın ayakta yakarlar en yeşil yerinden.

Hepinize okuduğunuz, takip ettiğiniz için teşekkür ederim panpalar hep gülücek değiliz ya napalım. Buda benim bi hikayemdi siz siz olun ertelemeyin aşkınızı.

https://youtu.be/-8qifzv_F4Q 

Bu da benden hediye olsun son bi yakın bizim için.





beğendiysen paylaş panpa


0 yorum:

Yorum Gönder