2005-2010 Arası Üniversite Hikayem



normalde üni 4 sene ama ben 1 senede kaldığım için 5 senede bitirdim gibtiğimin işletmesini.ama yalan yok eşşeği bağlasan bitirir derlerdi haklılarmış.tabi 5 sene boru değil neler oldu neler.şöyle çayımı demleyeyim ve anlatmaya başlayayım.


ben çok akıllı bir adam değilim .liseyi zor bitirdim. az kalsın lisede bile sınıfta kalıyodum mk.allah yüzüme bakıda geçtım. yoksa ders mers hikaye. liseden sonra dersaneye gittim bi sene ama ne bi test çözmek ne bir etüt ne bir denemeye girmek hiçbi gib yok. yerimiz belli olsun diye gidiyorum. olum 180 soru 180 dakka zamanları sen daha zütünle bezle geziyodun o zaman hatırlamazsın.ama bende klostrofobımı var yoksa gotum mu kasınıyo bılmıyorum asla kat a  duramıyorum deneme salonunda sıkılıyorum. bakıyorum sonuc yarak gibi gelıcek ,o zamanlar eve deneme sonucu gonderıyolardı hemen adımı kodladıgım yeri değiştirip rivaldo veya ronaldo yazıyodum ,soruları sallayıp hemen cıkıyodum sınıftan.ama tassak oluyo dusunsene deneme sonuclarına bakıyosun altlarda ronaldo var. liseli anca boyle salak seylere guler ne beklıyodunuz.



cepte zaten para yok cıkıp gezmeyı sıktıret dersanede bı tost alabılıyosam o gun super bır gun gıbı gecıyor. dısardakı hersey kıymetlı. muallak babam zaten fakir cokta bişey isteyemıyorum zaten ıstesen noolcak elde yok avucta yok mk.bıde dersaneye gonderıyoruz yok su kadar taksıt oduyoruz dıye kafama kakıyolar. anlıycagınız hersey yarak gibiydi o sene. unıye gıdecegıme daır bı ınancım var o yuzden sac uzatıyorum bı yandan. hergun badem yagı falan suruyorum. anlıycagınız tam salak bı adamım. kendım gibi salak bı kac arkadasım vardı. dersten sonra parklarda olumune gezıyoruz. ama cepte para cok az oldugu ıcın en fazla ınternet kafede yarım saat oturabılıyoruz gerı kalan zamanda ıse tabanlarımız agırana kadar kecı gıbı ordan oraya dolasıyoduk. yanımızdan gecen her kızı sankı tecavuz eder gıbı keserdık. gectıkten sonrada ona fantazı kurardık. dıbına koyayım o zaman ınternet bıle yoktu. herseyi hayal gucumuzle yapardık.

ders çalısmam lazım ama masaya bi oturuyorum aklıma hemen dersandekı ayşe gelıyor. benım ufaklık oluyor fuze gelde ders çalıs. hemen bı 31 patlatıyorum sonrada mayısıyorum uykum gelıyor kaldımı yıne sana ders çalısmak. dersande güzel kızlar var ama hepsı paralı binlerle takılıyor. paralı dedıgımde bana gore tost alcak parası olandan arabayla derse gelebılen herkes yani. cunku ben aşırı parasızım. haftada 2 defa falan tost ayran alcak param oluyor onuda tosta ayrana tecavuz eder gıbı yıyorum. yok yani hiç para bu konuda mutabık mıyız.


ulan hatta 1 gün dersteyım kafamı sıraya koydum ayşeyi kesıyorum.onu sıraya dayamıs sıktıgımı hayal edıyorum ve tatlı tatlı one arkaya sallanıyorum. tabi belım oynuyor one arkaya dogru bakıslarımda kaymış.bı an etrafıma bı baktım yan sıradakı dombılıler bana varya lazer ıkıye ayıran teknolojık sılahın başlıgı gıbı bakıyolar. cozzzttt dıye lazer sesı gelıcek bakıslarından kıtlenmış kalmışlar kaşarlar. basımdan assagı kaynar sular ındı hemen sankı ıcımden muzık dınlıyomus gıbı elımı sıklatıp bap bap dui bap bap gibi bişeyler saçmaladım.ama yemedıler. tenefuste kosa kosa ayşeye yetıstırdıler. huur ayse bana nefret ve ıgrenmısçe baktı. içinizden naapsın boynunamı sarılsın dedıgınızı duyuyorum. haklısınız ben bıle kendımde ıgrenıyodum o sıralar.


unıversıte sınavı yaklastı benı alev aldı calısmamıstım bı sık bılmıyordum. denemeye bıle girmemıstım hatta adam gibi. kazanamazsam sanayiye gidicektım. cok streslı bı donemdı liseli fantazilerim bı yandan sınav kaygısı bı yandan hayatım kaymıstı. sınava gırdım ve bı kısmını yaptım gerı kalanı salavatlar eslıgınde olumune salladım. hatta tekbır getırırken sınav gorevlısı benı uyardı. herkes gerılmıstı. kolay değil 3 saat hayatımızı belırlıyordu. yanımda kız stresten altına ısedı ve ağlıyarak sınıftan cıktı. kıza mı gulsem yoksa kendımemı acısam bılemıyordum. başka bı kız sınıfta bayıldı onuda cıkardılar ,ağzından salya cıkıyordu. karga tulumba çıkarırken eteğide açıldı keyfim yerıne geldi ama sınıftan got kokusu gelıyordu resmen. dıbına koyayım resmen ahıret sınavından hallıce gecıyordu oss. benım bır taktıgım vardır gencler cevap anahtarındakı kutucugu olumune karalarım ki optık okuyucu 'lan bu adam bunu cok sert karalamıs galıba dogru cevap bu benı yanlıs programlamıslar' desın. yemın ederım buna ınanıyodum .gercı hala bı ınancım var *  neyse oyle bastırıyorum ki cevap kagıdını delmısım kafayı yemek uzerıyım.en sonunda zamanda azalınca artık yapıcak bısey olmadıgını anlayıp kagıdı gorevlıye teslım ettım. kapıdan sag ayagımla cıkıp dualar ve salavatlar eslıgınde evın yolunu tuttum.


ertesi gün gazeteden sonuçlara bakıyorum ,yine allah yuzume baktı gençler attıklarım buyuk kısmı doğru çıktı. gerçi yinede ortalama bi devlet universıtesının ıkıncı oğretım işletmesini zor kazanacak bir puan aldım.ama benim için buyuk başarı. yepyeni bir hayat beni bekliyordu kolay değil. hayatımda ilk defa evden uzaklaşacaktım. saçlarım uzamıştı bıraz daha ,babam bana inceden ayar oluyordu bu yuzden benı dovmeden gıtmem lazımdı bu  evden. açıkçası sımdı bakıyorumda uzun saç bende zaten yarak gibi duruyormuş.ama heves lan işte anlayın. babamın elınden tutup kayda gıttık. ayrıca gidip birde devlet yurduna kayıt yaptırdım.ama hersey beklentımın cok altındaydı. unıversıtenın dısında bı fakulte kazanmısım meger yarak gıbı tek basına 2 tane bına vardı .lıseden beterdı okul. kyk ise tam anlamıyla sılıvrı ceza evı gıbıydı hatta daha kotuydu. sık kadar odada 6 kısı kalınıyordu. gırıs cıkıs saatlerı vardı. sıkeyım bole ısı dedım ama el mecbur kaydolduk. zaten bı seneye dıkey gecıs yaparım dıyordum (yarramı yaparım duyanda beni nıcola tesla falan sanıcak). boylece artık bence lıselı bir oç olmaktan kurtulmus bır uni.li olmuştum.


okul başaladı. yurt gerçekten berbattı. ulkuculer vardı. herseye karısıyorlardı. sıcak su saatlerı vardı ve ben orada duş yapmaktan iğreniyordum. okul saat 5 te başlıyordu o saate kadar yurrtta durmak ıstemıyordum ama okul yurda  uzaktı dısarda gezmektende yoruluyordum. zaten herzamankı gıbı derslerı dinlemıyordum.1. senem yarak gibi geçiyordu.bir kaç saat uzaklıktaydı sehrım ve hafta sonları hemen evıme gelıyordum. birşeyler eksıktı ve kotu gıdıyordu. yurttakı cocuklarda gruplasmıslardı ve ben dısarda kalmıştım. galiba herkes beni salak gıbı tanımıstı.bi kaç kısı tanıyordum ama onlarla muhabbetım kısıtlıydı ve hıç bır kızlada bağlantı kuramamıstım.bir haftam derse git yurda git uyu ve hafta sonu hemen gerı don seklındeydı daha fazla bahsedilebılecek bısey aklıma bıle gelmıyor o seneyle alakalı. derslerım kotu geldi tabıkı ve yaz okuluna kaldım.

zeytin diye bi bin vardı. çocuk resmen aktıgı kabın seklını alıyordu, her ortama ayak uyduran gurursuz, dengesız ,enterasan bı denyoydu.cok eskı derme çatma bı eve cıkmıstı  ve bır tek o bana yardım edebılırdı. yaz okulunda zeytinlerde kalıp kalamayacagımı sordum kabul ettı.ben olsam etmezdım ama dedım ya denyoydu.


yazın zeytinle beraber takılmaya başladık. çocugun gotu yer gormuyordu. sabah aksam zaar gibi geziyorduk ama sayesınde çevre yapmaya başlamıstım. artık yavas yavas tanınıyordum. bı kaç kızla tanısmaya baslamıstım bıle. ulan baya yavaş ilerliyor bu hıkaye yavaştan gibiş anılarıma başlıyayım yarın.


zeytin sanki ınceden benı kullanıyordu ,paramı cekınmeden ısteyebılıyordu mesela .ayrıca ortamlarda hanı bırını salak gıbı gosterıp onun uzerınden prim yapmaya çalısan ınsanlar vardır ya.benı tasak oglanı ,kendınıde abım gıbı gormeye başladıgını farkedıyordum. bizimle birlikte yaz okuluna kalmış arif ve murat adlı iki arkadaş vardı.ve yaz okuluna kalmamış diğer 2 kişi ile birlikte dublex bir evde kalıyorlardı. gökhan ne zaman canı sıkılsa dublexe giderdi bende zaten kuyruguydum amk. gide gele ben bu murat ve arifle iyi arkadaş olmaya başladım. arif solcu ,murat ise ülkucu oldugundan cokça fıkır ayrılıgına düşselerde ben ikisiylede taşak muhabbeti yaptıgımdan anlaşabılıyordum. zaten ben birak siyaseti sağimı solumu bılmeyen adamım giberler siyaseti.


bir gün arif eve izmirden iki kız getirecegeni ve misafir edeceğini kamu oyuna duyurdu. yemin ederim evde bir bayram havası esiyordu. herkesi bir heyecan sarmıştı. birkaç gün sonra eve geldiğimde salonda ela ve hülya adında iki tane karı oturuyordu. bizimkilere baktım saçlar jolelenmiş güzel kıyafetler giymişlerdi. ikiside balık etli dersem hafif kalacak kaladar dombılı kızlardı.ama o yaşta birisi için mühim olan amdı.ilk günden evde taytla gezıyorlardı.ama yakın olmak ne guzel bır hıstı bole. arif kızların sahibi oldugu için aslan payını hemen aldı ve elayı kendısı sıkecegını açıkladı.biz 3 denyo zeytin, murat ve ofpof a hulya kalıyordu. üçümüzde karıların çirkınlıgınden , sıkımızın de bır haysıyetı oldugundan ,asıl olanın arkadaslık oldugundan bahsediyorduk ama içten içe karıları olumune gibmek istiyorduk.



murat çılgın bir 31 ciydi. eğer imkanlar el verseydi bizi bile gibebilirdi.ama ülkucu harekete dahıl oldugu için hülyaya vurup harama uçkur çözmeyeceğini ,gözleri dolarak, söyledi. zeytinin ıse sevgilisi vardı ve hulyaya atlayıp atlamamakta kararsızdı. ibreler beni gösteriyordu. zemin güzel ,şartlar uygundu.bu maçı almamam için sebep yoktu.bu arada arif ilk günden ela ya türlü fantazilerle yürüyordu. afedersiniz çatara patara gibiyordu. vurup vurup inletiyor , biz denyolara dinletıyordu. üstüne üstelik aramizdan birinin artık hülyayı zütürmesini, kızın canının çektiğini yoksa onuda kendısı sıkecegının ultimatomunu verdi. artık hareket vaktıydi.bir gün dersten sonra turan taktiği yapmaya karar verdim ve arkadaşlarımın tam desteğiyle zamanımı beklemeye başladım.


ikinici öğretim dersim bitti ,sıcak bi temmuz akşamıydı. dublexe gittim.ve hülyayı gözume kestirdim. hülyaya artık benım odamda yatabılecegını ve odamda bos bir yatak oldugunu soyledım ,yukarı çıkarttım. yataga yatmasını ve denemesını soyledım. bende hemen 1 metre yanındakı dıger yataga uzandım ve konusmaya başladık. işte o an çok buyuk bır sorunum oldugunu anladım. kıza ılk hamleyı nasıl yapacagımı bılmıyordum. salak gıbı kadın olmanın zorlugundan ve ıhtıyaclarını karsılarken toplumdan ne denli ağır bir baskı gördugunden falan bahsedıyordum. neysekı kız tam bır huurydu ve işi biraz kolaylaştırdı.sex yapmanın zevkınden daha onceki sex tecrubelerınden bahsetmeye başladı.ben yatagın içinde taş gibi olmuştum. kızın anlattıklarına boşalıcak vazıyetteydim. kız yannanın damarlı olmasından hoslandıgını damarlarını yalarken cok keyıf aldıgınından falan bahsediyordu. elim ayağım tıtrıyordu ama bişey yapamıyordum .malafatiko adeta bir heykel gibi olmuştu. eski mısırda olsa benim dalgayı çöle diker sifenkse tapar gibi önümde yatarlardı. gözlerim kararıyor beynime kan gitmiyordu, tansiyonum falan düşmüşte olabilir.en son elını yorganın ıcınden dıbına goturup ,tahrık olunca nasıl sulandıgından bahsederken uyumuşum. yada buynem bu kadar tahrık olmayı kaldırmadı ve bayıldım. inanın hatırlamıyorum.

sonuç tam bir hüsrandı. bütün yaz taşşaklara konu oldum gençler.bu arada yaz okulu bitti ve zorda olsa sınıfı geçtım. yeni okul döneminde yine devlet yurduna dönmüştüm .aklımda iki şey vardı.  artık bir eve çıkmak ve bu abazanlığıma son vermek. panpalar yurtta odaları dolanırken türlü muhabbetlere denk gelebılırsınız. sizede 1 sene kyk da kalmızı tavsiye ederim çünkü hayvanat bahçesi gibidir turlu nebat bir aradadır. birleşmiş milletler komisyonundan sonra bu kadar çeşit insanı bir araya toplayamazlar o kadar diyeyim.bir gün bir odaya rast gele girmiş muhabbeti dinliyordum. 2 senelik yuksekokul okuyan bir amele eskışehirde süper bir kerhane oldugundan ve ordakı bir huuryu nasıl sıktıgınden ballandıra ballandıra bahsedıyordu. ağzımın suyu akarak dinledim ve benımde gıtmek istediğimi, nolur bana bir yol gostermesını soyledım. eskişehiri bilmiyordum hiç gitmemiştim. yuksek okullu malda bana bir harita çizebilecegını ve cok kolay bulacagımızı soyledi. hemen kabul ettim. dıbına koyayım sanki define aramaya gidiyorduk ,harita ne amk. insan gibi adres al dimi. ama kafa calısmıyor işte.o an çok mantıklı gelmişti.

arif ve muratla az görüşür olmuştum. zeytin ın da ev arkadaşı beni sevmiyordu ve onun evine daha seyrek gider olmuştum. kerhaneye gitmem lazımdı ama tek başıma gitmek istemiyordum yanıma bir arkadaş bulmam gerekiyordu.bu arkadaşta benim gibi abaza ve aç biri olmalıydı. hemen aklıma oda arkadaşlarımdan pislik seyit geldi. seyitin yanına gittim. pislik demem belalı anlamında değil gerçekten pis oldugu için. bizim çamurlu ayakkabılarla bastığımız yerde çorapla gezmesi ,aynı çorapla yatağa girmesi vede canı balgam atmak istediğinde bunu en yakındaki zemine şaapttt diye yapıştırmasıyla bu ünvanı kolay kaptıracağa benzemiyordu. odaya girdim. seyit yatağa uzanmış cranberries zombie dinliyor.zonbeeeee zonbeeee auuu auu auuiii iiiii diye garip şivesiyle eşlik ediyordu. yerdeki kurumuş ve ıslak balgamlara basmamaya özen göstererek yanına seke seke ilerledim. beni gördü ama istifini hiç bozmadı. gözlerime herzamanki gibi anlamsızca bakıyordu sığır.bir süre bakıştık gözlerimizle anlaşmaya çalıştık. kelimeler anlamsizdı beni gözlerindeki pislik deryasının boşluğuna çekmiş ,girdaplarına hapsetmişti. uzun bir susuştan sonra burnudaki sümükleri içeri doğru çekerek hrrrggggkkksssss diye bi ses çıkardı. yeni balgam hayatımıza merhaba diyordu. daha fazla dayanamdım kapıyı çekip çıktım.

kerhane arkadaşı olması için ikinci durağım ahmet galip ti.msn den suriyedeki bir kızla çıkıyordu ,birbirlerine camera açıp tanışmışlardı, galip evlenme teklifine hazırlanıyordu. gerçekte hiç görmediği bu kıza yüzük almak için para biriktiriyordu. gerçek aşkı buldugunu soyluyordu. ama bir kaçamağa hayır diyemezdi sanırım.  galip i yurdun mescitinde buldum. akşam namazına durmuştu. el mecbur selam vermesını beklemeye koyuldum .hemen yanına bağdaş kurarak oturdum ve galip i izlemeye başladım. benim kendisini izlememden rahatsiz olmuşcasına duaların belli bolumlerını sesli sesli okuyordu. bunu göz ardı ettim .sonucta kerhane arkadası olmak kolay değildi bazen alttan almak gerekıyordu. son dualarını okuduktan sonra once saga ,sonra sola selam verdı. sola dondugunde ,yuzumu yuzune yaklaştırmış beni bulunca gözlükleri titredi muallaknin.pis bi sırıtışlakerhaneye gidiyom ,geliyon mu la çakal karlos dedim. üzerime kaplan gibi atladı ne diyon lan sen mubarek yerde diye boğazıma sarıldı.bi süre halida boğuştuk. iyice yorulduktan sonra kendimi elinden kurtardım ve kaçmayı başardım.islam huzur dini laağğğn diye bağiriyordu. galip ide listeden sildim.

son çare dünyanın en asosyal çocuğu kikirik metin in odasına girdim. yüzüne bile bakmadanmetin ben ker.. demeden benide zütür köpeğin olayım dedi. tamam dedim hazırlan yarın gidiyoruz.'napayım' dedi. bende kamuflajını giy ,silahının bakımını yap ve erzak tedarik et dedim. anlamadım nası yani dedi.hay amk, napıcan etek traşı ol bide huurdan dayak yemiyelimdedim. hiç yüzüne bakmadan odadan ayrıldım.

ertesi gün güzelce giyindik. eskisehirin yolunu tuttuk. baktım bu denyonun elinde su var bi şişe. amk yedek kalem silgide alsaydın dedim anlamadı. otogarda indik ve maloğlu mal yuksek okullunun çizdiği haritayı açtık. şuan burdayız .kerhanede surada. yok şu yoldan gitmeliyiz yok bu yoldan gitmeliyiz diye beyin fırtınasına girdik.

bilen bilir eskiden borsa diye bir yer vardı. kerhaneye borsa derlerdi.ilk duyduğumda aklıma pekekentlerin huuryu bir platforma çıkarıp;  - açılış fiyatı 50 liradır, 39 yaşında ,az kullanıldı, muamelesiyle unlu meşhur huur dilara için teklif bekliyorum diye sunum yaptığı; biz müşterilerinde -55  , -57 diye fiyat sunduğumuz bir yer gibi canlanırdı. beyin bedava amk.

haritaya baka baka kemal sunal ve halit akçatepe gibi kerhaneyi arıyorduk. bura dikili taş,ha dikili taş ha beşiktaş diye diye uzun bi müddet yürüdük gençler. artık map ta yerimizi bulamaz olmustuk. zaten şehirden baya çıkmıştık. etrafta tarlalar vardı evlerı göremez olmuştuk. eski bi yoldan giden eski kasa skoda veya traktörden başka bişey yoktu.

kiki metin çok yoruldugunu artık birine sormamı yalvaran gözlerle istedi. lanet olsun diyip önume gelen ilk kişiyi durdurdum.-amca şey biz şehir dişindan geliyoruzda ,yani kem küm ,amca kerhane nerde biz ımhhdk gibi şeyler saçmaladım. çok utanıyordum. adam beni süzen gözlerle izledi, yadırgayacagını hatta kızacagını düşünüp korkuyordum.. adam birden sanki mal bulmuş gibi sırttı ve oo gençler siz yanlış gelmişsiniz bu yoldan aynen geri dönün surdan sağa sapın bulursunuzdiye mutlu mesut anlattı bize yolu. eliyle tarif ediyor bulacagımızdan emın olana kadar anlatıyordu.o kadar hoşuna gittiyse getirde bi kızınıda sıkelım bey amca diyesım geldi ama demedım tabii.

geri dönüyorduk ,bende arsızlaştım ,her onume gelene kerhane soruyor, utanmayıp dukkanlara girip tarif alıyordum. rezillik çok sıcak bir kaynak suyu gibi, girince çıkmak istemiyor insan. sonunda bulduk ama ayaklarımız agırmıstı yurumekten.tam kapıya geldık, kiki metın çok açım giremem şimdi bişeyler yiyelim dedi. ısrar etsemde girmedi. donduk bişeyler yedik yıne kapıya geldık.bu seferda kakasının geldıgını bu şartlarda sıkısmesıne olanak olmadıgını soyledı. sinirden kıpkırmızı oldum ama el mecbur metını tuvalete goturdum. yarım saat pata pata at gibi sıçtı amk sıgırı. sonunda yenıden kapıya geldıgımızde ağzını açarsa odunla dovucegımı soyledım. içeri girdik. pimapenli camlardan sısman ama yuzu guzel bı kız seçtım. metınde babannesi yaşında yaşlı bi nene seçti. içimden dıbına koyım adamdaki fantazıye bak gece bogazımı bıle keser bu dıyıp, donusten ıtıbaren kiki metine pek yakın durmamaya karar verdım.


karı bana 7 numara çık soyun dedi. zaten ole bi ortam vardıkı aç gotunu ben senı sıkıcem dese sesım çıkmazdı. pezoya odeme yapmak için masasına yanaştım. evet masası vardı hemde bole makam masası. utanmasa isimlik ve gumuş kalemlik koyucaktı. uzm.pez. kandemir zütgiben falan ashshbjdc. parayı verdım adamın suratı kayıs gıbıydı ama bole gururla suzuyordu beni. işinin hakkını verdıgı bellıydı pezo abinin. odaya cıktım. önde metın nenenin koluna girmiş ağır ağır yukarı çıkarıyordu. arada karı soluklansın dıye mola falan verıyorlardı. çok yaşlıydı huur. beni gülme tuttu elimle ağzımı kapatıp odaya daldım.ve soyunmaya başladım.


yavaş yavaş soyundum. cevşenım falan vardı onuda çıkardım. donu ındırmedım nolur nolmaz diye. karı odaya girdi sen niye soyunmadın bakayım dedi. soyunuyom abla dedim.1-0 ılk golu attım kendı kaleme. ters ters baktı donumu yırtar gıbı çekti çıkardı. yatağa uzattı. şapka vereyımmı dedi ver dedim. fotur bi şapka verdi. şaka saka kondomu attı yanıma. elıne bı gulsuyu bi pecete aldı başladı yalamaya.ooo may gattt diyesım geldi çok guzeldi. agzının ıcı sıcacıktı. bunca zaman ben saksosuz nasıl yaşamısım dedim. grolp gropl diye yalıyordu benımkını sankı ruyada gıbıydım. ınlıyordum resmen kadınında hosuna gıtmıs dozajı arttırmıstı. elim ayağım zıngır zıngır tıtrıyordu. sakso yaparken yuzume bakıyordu ve cok hosuma gıtmıstı. sonra boylu boyuna uzandı hadi kocacım gel dedi. geliyom abla dedim. kafamı sıkeyım. neyse ben sanıyorumkı zor gırıcek benımkı amcıga, kadın cıglık atıcak ,acıycak ,salak gıbı. sıkımı bı tuttu lap dıye ıcıne koydu. oyyyy oyy yanıyordu içi ne guzel bişeymiş bu amcık. lap lap yapıstırıyordum.ben karıda ucuyor dıye dusunup yuzune bakayım dedım karı televızyonda haberlerı izliyo amk. trafık kazaları yıne can aldı sevgılı seyırcıler falan dıyo tvde .bu kadar profosyonel bır huur dusunun.iş ahlakı kalmamış amk insan bı yalandan ah uhh der .işimi bitirip hızlı hızlı gıyınıp çıktım. cevsenımıde orada unutmusum. artık melekler senı korusun huur abla dıye ıcımden gecırıp, kapıda metını beklemeye başladım.

metin de geldi. nene bunu terletmiş baya hahahaha. hemen maç değerlendırmesı gıbı pozısyonları analiz etmeye başladık. merkeze yürüyorduk. birer kahve içip gibişlerimizi konustuktan sonra ,yoldaki buyuk bır spor mağazasına girip milli forma aldık.o gunun anısı hala saklarım.hey gıdı hey.ilk defa milli oluşum özel maça denk gelsede mutluydum.

döndükten sonra eve çıkmak için çalışmalarıma ağırlık verdim. zeytine eve çıkmayı teklif ettim. kabul etti ve onla beraber ev arayışına başladım. benim ev aradığımı duyan ulkucu muratla ,solcu arif beni dublex e çağırıp evlerine 5. olarak taşınabileceğimi söylediler.iyi çocuklardi, zeytin ise ;hem çok iyi hemde dengesiz bir binti. çok farklı ve değişik bir cocuktu, hem iyi hem kötü anlamda. resmen batmandekı iki yüz gibiydi. bazen çok iyi, melek gibi bir insan bazense maske filmindeki yeşil maskeyi takmış gibi çılgın ve kafayı sıyırmış olabiliyordu. bu eve çıkma işini zeytinle riske edip ünüversitemin içine sıçılma ihtimalini göze alamadım açıkçası. o güne kadar bir karıncayı bile incitmemiş olan ben ,yaşar usta ,zeytine hayatımın satışını koydum ve onunla eve çıkmaktan vazgeçip, dublex hayatıma giriş yaptım. yeni v büyüktü ve güzeldi amerikan mutfak, şömine ,jakuzi vardı. ama tup alamadıgımızdan sıcak suyumuz yoktu. öğrencilik işte.ben üç buzdolabı olup hiç birinde bir kap yoğurt olmayan ev gördüm.ama ev güzeldi. solcu arif, ulkucu murat, tilki ilhan ,hantal furkan ve bendenız ofpof ev arkası olmustuk.ama ev buyuktu ve sıkıtı olmuyordu. hepimiz evde olsak bile birbirimizi bulamıyorduk. telsizle anlaşıyorduk o derece. furkanla 2 ay sonra holde denk gelip tanıştık o kadar büyük. ahahah yok lan standart dublex işte.ben ulkucu muratla aynı odada kalıyordum. kafa çocuktu deli gibmiş gibi gülüyor eğleniyorduk. solcu arif ise karı kız çevresine sahipti ve eve sayesınde karı akısı saglanıyordu. adam erkek huursu gibiydi hemen kaynaşıyordu karılarla. onlarla takılıp çevremi iyiden iyiye genişlettim. arada solcu arifle ve tilki ilhanla gündüz derslere giriyordum. tabiki kendımı gelıstırmek ıcın değilde karı kız kesmek için. sabah mahmuru, gözleri yarı kapalı ,nefesi kokan universiteli kız çekiciliği diye bişey varmış onu fark ettim.

ikinci öğretim olduğum için, yine bir gün akşama kadar uyumuş derse geç kalmıstım. kendimi zor zar sınıfa attığımda hoca dersteydi ve bana ikinci öğretime bile gec kalmayı başardıgım için kızdı. hocam trafık kazası geçirdim gelirken diye yalan attım ve hemen ilk buldugum sıraya oturdum. yanımda sarısın bi kız vardı ve tanımıyordum. üst sınıf olmalıydı sanırım dersi alttan alıyordu.ben kıza mal gibi bakarken beni farketti ve sinirli bir şekilde ne bakıyosun ya dedi.işine bak yaee diye tersledim kızı. bana uyuz olmuştu. yine muallak hoca benım yanıma gelıp konustugum için kızmaya başladı.ee ofpof efendi demek senin kısmetinmiş haftaya sunum için siz ikinizi grup arkadaşı yapıyorum ! dedi. kız şok olmuştu bana pis pis baktı.
kızın adı bernaydı.ve kocaman bir zütü vardı .dudaklarıda dolgundu.ama bıraz salaktı. dersten sonra bernayla haftaya sunum için ne yapacağız diye konuşmaya başladık. konuştukça bu kızı gibebileceğim duygusu içimde uyanmaya başladı.onu bir kahve içmeye davet ettim ve bir kafeye gittik. yarın bize gelmesini ve ders çalısabılecegımızı soyledım. dublex i anlatıp meraklandırdım huuryu ve ikna ettim. herşey iyiydide yarın ramazanın ilk gunuydu ve ben oruç tutacaktım  bunu hesap edememiştim. gece evde  mesajlaşıp dıbını iyice sulandırdıktan sonra uyudum.ama ülkucü murat beni sahur a kaldırdı ve uyku sersemi yemek yıyıp nıyet ettım. sabah kalktığımda herşey bir anda kafamda netleşti ve sıçtığımı anladım. kızın gelmesıne az bir vakit kalmıştı bense dişimi bile fırcalayamıyordum. allahım neden neden diye diz çokup aglayasım geliyordu.

berna geldi ve odaya çıktık. kitaplarımızı açıp konuyla alakalı konuşmaya başladık. ama konusurken elıyle koluma omzuma dokunuyordu ve volkanı harekete geçiriyordu. bende konusurken bacaklarına hafıf hafıf dokunmaya başladım benım dalga donu yırtmak üzereydi. ıyıce yakınlaştık artık bacaklarımızda birbirine değiyordu.ne güzel dudakların var dıyıp dudaklarına yumuldum. allah affetsın bı guzel dılımı soktum agzına. onun dılını arıyordum.tam dılımle dılını buluyordum hemen saklıyordu diğer tarafa, sonra yene buluyordum.ben kızın kucagına oturmustum kaçmasın dıye .elımı tısortunun ıcınden sokup kavun gibi memelerine dokundum. allaadının  lambasını ovdugu gıbı ovdum bernanın kavunları.tam tisortu çıkarıyordum beni üzerinde fırlattı yere kapaklandım amk.\'\'oruçluyum be yapmaağğğ\'\' dedi.vay dıbına koyayım senın huurya bak .\'\'opusmeylen bozulmaz\'\' dedimsede dinletemedim, beni var gücüyle yeniden itti. üzerini toparladığı gibi kaçtı huur. resmen yuce rabbim in bi sınavıydı. ne olurdu sanki yarın başlasaydı ramazan. madem ki gibisemedim orucumu tutmaya neden devam etmıyorum dedim. karıyla oynaştığımız için tüm gün kasıklarım ağrıdı ,31 de çekemedim. çok zor bir gündü. bernada bidaha eve gelmeyi reddetti ve odevden sonra beni tanımıyormus gibi davrandı.

evet fena gitmiyordum. skor olarak kerhaneyi sayarsak 1 golum vardı ve elayla, bernayıda düşünürsek poziyona girmeye başlamıştım. ama sanki bişeyler ekgibti neydi o ekgib olan, içimdeki yogun bosluk neydi. tabi ya kımseyle çıkmamıstım oydu amk. hemen aşık olmak için çalışmalara başladım. çok kısa sürede aşık olup ilişki sahibi olmaya karar verdim.bu konuda bana sadece solcu arif yardım edebilirdi. onunla beraber derslere girmeye başladım. gerçekten fena parçalar vardı ama çoğu sahipliydi. sınıfa gözlerimi dikmiş aşık olucağım insanı ararken oda ne? esmer güzeli bir kız dikkatimi çekti. dudakları anjelına joli gibiydi ne yalardım o dudakları. hoca ara verince kızı kesmeye kantinde devam ettim. gibim kadar buyu vardı ama olsun aşk engel tanımazdı. solcu arife - kim bu afet, dedim.-hangisi lan ,dedi. -şurdaki kiraz dudaklı bacaksız yokmu? dedim. güldü -hee gülbeni diyosun, istersen yapayım sana o kızı, iyi kızdır, dedi. solcu arif gözüme çok güzel gözüktü o an.ne iyi kalpli bi çoçuktu. hemen derdimi anlamış, çözmüştü bile. arifi mi gibsem diye içimden geçirdim. o diilde lan solcu muallaksi gib kadar boyuyla bu öz güveni nereden buluyor, yürek yemiş gibiydi kızlara karşı amk bini. neyse işimi görsünde canım benim.

solcu arif hemen trişkadan bi doğum günü organize etti bizim dublexste tilki ilhana. meğer aynı gruptan şerbet adli bir kızada bizim tilki ilhan göz koymuş. adam ikimizinde işini halledecekti bir gecede.bu kadar hayır sahibi bir insan nasıl olur diyordum içimden. rüyalara giren aksakkalı dedeyle aynı derecede taşşağı vardı benim için, canım solcum. cidden ben solcuyu mu gibsem acaba. neyse kızlar daveti kabul etmiş biz hazırlıklara başlamıştık.ole çokta matah olmayan, yarak gibi doğum gunu olacaktı. maksat kızlarla kaynaşmaktı.
akşam oldu ve kızlar geldi. benim kiraz dudaklı bacaksızda gelmişti. arif muallaksi onada bişeyler çitlatmış olacakki kız bana bakıp bakıp gülüyordu. bende ona bakıp bakıp guluyordum. ama şöle düşünüyorumda ortak hiçbir noktamız yoktu amk. zaten bu yuzden tilki ilhan ve ben genelde susuyorduk.ben kızları hiç tanımadığımdan ,ilhansa mal oldugundan susuyordu. allahtan solcu arif vardıda muhabbet yuruyordu. gerçi bir yerden sonra adam olayı şahsı sovuna çevirip inceden kufur yemişti benden ,ama olsun işim görülüyordu .


gecenin sonuna doğru solcu yanıma geldi ve hadi lan kızla konuş artık diye dürttü beni. evet zamanı gelmişti. gülben seninle arifin odada konuşabilir miyim diye sordum. gözlerini evet anlamında kırptı canım benim. önümden odaya doğru yürümeye başladı. gerdeğe gider gibi gidiyordum odaya. solcu bini yanından geçerken bana göz kırpıyordu.ben onu çarşafları yeni değiştim ama sana feda olsun ,yürüyedur aslanım gibi algıladım. tilki ilhan daha şerbete açılamamıştı ve beni üzgün sözlerle süzüyordu. benimse keyfim yerindeydi.bu gazla değil gülbeni ,şerbeti bile bağlardım. ikisinide ters yatırıp düz giber, karşılarına geçer sigara içerdim.bu arada şerbet daha güzeldi.ama napalım amk elimizdekiyle yetinicez bi süre. odaya girdik ,yatağın üzerine oturdu. bende yanına oturdum. yanımda allahtan takı yoktu çünkü yüz görümlülüğü olarak takardım. kendimi kaptırmıştım.

gülben seninle bişey konuşmak istiyorum dedim.geçen gün sizin dersinize girdiğimde bir anda çok güzel bir kız gördüm(sosyete meltemdi)gözlerimi senden alamadım ve ilk fırsatta yanına gelmek istedim ama cesaret edemedim. belki bu doğum günü kaderimin bana sunduğu bir fırsattır (doğum günü kolpaydı) ,eğer sende beni biraz beğendiysen bana bir şans verirmisin (sankı mıllı pyango bıletı verecek amk) dedim. evet anlamında gözlerini kırptı canım benim. işte şimdi çıkıyorduk ee ne yapmalıydık. yatırıp gibmeye hak kazanmış mıydım acaba.du bi deneyeyim dedim. üzerine yürüdüm beni elleriyle itiyordu ama dudaklarını kepmama engel olamadı.seninde hoşuna gidecek dur, itmegibi replikler geçiyordu kafamdan.ben bunun alt dudağı, hani algida buz parmak dondurmasının baş parmağını emer gibi emdim. resmen alt dudağına sakso çekiyordum. yalnız dudakta dudaktı. kayseri sucugu gıbı kalındı amk. tam elimi arkadan pantolonuna sokacakken tekrar itip kaçtı beni. gitti kızların arasına oturdu. benim yarak taş gibi olmuştu hemen kemeraltı yapıp peşinden çıktım. kızlar gülbene sessiz sessiz bişeyler soruyorlardı. benim gulbende saf saf gülüyordu. gece bitti gülben ve kızlar gitti.

takribi birkaç gün gülbenle dişarıda görüştük ,çay içtik ,simit yedik falan. hiç beklediğim gibi değildi, ayrıca ilk gün olan aksiyon birdaha yaşanmamış, bizim ufaklık boynu bükük kalmıştı. azcık sex olsa daha katlanılabilir bir ilişki olabilirdi belki. ruhum sıkılmaya başlamıştı. hiç hareket yoktu ilişkide .tilki ilhan arada gelip - keşke bende açılsam şerbete, çift olarak takılırız negzelll, diye iç geçiriyordu. sanki grup yapmak istiyordu pekekent bu nasıl hayal lan. gerçi ben grupa gelirdım ,çünkü şerbet fena parça değildi. neyse gülbenle görüştüğüm için 2. öğretim olmama rağmen, sabahta derse giriyordum. üzerimde bir bakış hıssettım, bole koca memeli yayvan zütlü bir kız beni kesi(yi)yordu.bu kızı biliyordum eskiden çokta samimi olmadığım bir arkadaşımla çıkmıştı. adı selin di.gülbenden daha sexiydi ki gülbeni tek memesiyle rahat döverdi. dersteyken benim malafatıko yıne kontrolu ele geçirmişti. benim önümdeki şişkinliği gören selin pis pis sırıtmaya başladı.o anda kurmay albay ustgeneral yannan paşa -önce gülbenin zütüne tekmeyi bas, sonra seline yaz, ileri,bir ki bir ki bir ki,çıktıkkkk açıkkk alınlaaaadiye kesin bir emir verdi. aynen uygulamaya koyuldum.

gülben yurtta kalıyordu. minübüsle gidip geliyordu yurda. dersten sonra onu yurda postalamak için durağa kadar zütürdüm. durak boştu ve kimse yoktu, oturduk.bak gülben dedim. iyisin hoşsun ama bu ilişki beni yıpratmaya başladı. derslerim berbat durumda(ezelden beri).seni her gördüğümde içim titriyor (titreyen yerimi biliyosunuz) ama beni özgür bırakman lazım. okula konsantre olmalıyım ki hedeflerime ulaşabileyim.( selini gibmeliyim yani ).boynunu büktü ,üzüldü ama diyecek bişey bulamadı. bende yüzümü ellerimin arasına alarak sıçar vaziyette çömeldim ki üzüldüğümü zannetsin. yalandan iç çekmeye, hıçkırmaya falan başlayınca abarttığımın farkına varıp zınk diye ayağa kalktım. elveda gülben , elveda gun işiğim diye bir tirat atıp yıkık adımlarla ayrıldım duraktan. arada durup, arkama bakıyor ve yumruğumu ısırıp sanki çok zor bir karar verdiğim izlenimini iyice yediriyordum gülbene. biraz daha yürüyüp koşeyi döner dönmez ayaklarım zütüme vura vura koşmaya başladım.sex objem, yeni 31 malzemem selin okuldaydı çıkmadan yakalamalıydım.

okula vardığımda soluk soluğaydım ,bir an tansiyonum düştü nefessizlikten. nasıl bir abazalıktı bana bunları yaptıran ,ya rab. bir am uğruna bayılacak kadar koşabiliyordum. tam düşmek üzereydimki koluma ahmet galip girdi. beni bir banka oturtturdu.- ne yapıyosun bu saatte okulda ,sen ikinci öğretim değilmisin ofpof kardeş dedi.- nafiz hocaya bakıyorum yeaaa, dönem ödevi isticem kendimi geliştirmek için ,hem sanane zütveren bin dedim. bozuldu terbiyeli konuş mubarek, kotü bir şey mi dedik dedi.''haklısın' dedim ,o diilde senin msn deki süriyeli karı ne oldu ,düğün ne zaman kerhaneci diye sordum. mahsunlaştı galip , msn de konuşurken suriyelı (hiç yüz yüze görmediği) kızla ; kız galipten ,nişanlılık için yüzük almasını ama kargoda birşey olur diye parayi nakit hesabina yatırmasını istemiş, ahmet galip te böyle düşünceli bir gelin adayı olduğu için hem gururlanmış hemde 1000 dolar tutarındaki bir meblağı koşarak hesaba yatırmış. ama bir kaç gündür aralarında bir sorun varmış kız msn ye gelmiyormuş, galiba onu kızdırcak bişey yaptım dedi. hiç üzülmemesini kızla en kısa sürede barışacakalrını ,kızların böle dönemleri olduğunu söyledim. -sen gerçek aşkı bulmuş şanslı bir adamsın galip , bunun değerini bil dedim. haklısın bilicem dedi gözleri ışıldayarak amk beyinsiz malı. hayatımda bu kadar sığır adam görmedim diye içimden geçirdim. allahın selamı senınle olsun diyip mutlu mutlu gitti galip öküzü. bende kendime gelmiştim biraz, artık gözlerim selini arıyordu.

işte oradaydı selin ,kapının yanında kızlarla gülüyordu. elimi sallayınca beni gördü. köpek çağırır gibi parmağimla gel gel işareti yaptım. güle güle geliyordu , ağzında sakızı cak cak çiğneyerek. ne var dedi.ya seninle bişey konuşucam selin dedim. dinliyorum dedi.-seni ilk gördüğüm andan beri beğeniyorum (memelerini ağzıma sokmanı  istiyorum),dün bakıştığımızdan beri seni düşünüyorum. gülbenden ayrıldım çünkü gönlüme dur diyemedim (nereme dur diyemediğimi biliyosunuz) ,bana bir şans verir misin?  dedim. -hmm olabilir, dedi gülerek. -o zaman seni akşam bize kahve içmeye davet etmek istiyorum, dedim.-olabilir, dedi. telefonlarımızı aldık ve kızların yanına geri döndü. olmuştu bu iş ,artık seline sahip olabilirdim .giderken zütüne uzun uzun baktım. birden ulan nede güzel açıldın kıza, keşke bende şerbete açılabilsem ,o da bana bir şans verse ne olur sanki dedi tilki ilhan. ödüm takuma karıştı . -sen nerden çıktın tilki bini ,hem nereden duydun her şeyi lan telekulak pekekent ,dedim. -olum şurada oturuyorum yarım saattir kimse görmedi ,dedi. vay amk bukalemun gibi zemıne uyum sağlamış muallak. o diilde şerbet güzel kızdı ,bu amk tilki ilhanı ne diye bu kadar korkuyorduki bu kıza açılmaktan ,şerbet ağzına verebilir miyim demek neden bu kadar zordu. bu gidişle şerbeti başkası giber ,bu tilkide ne güzel gibtin şerbeti keşke benide gibsen der ,dedim içimden.

evett ,günüm güzel geçiyordu. hemen eve gidip duş almak ve selini gibmeye hazırlanmak istiyordum. telefonuma baktım, gülben bir kaç mesaj yazmıştı.- böyle olsun istemezdim ,bende sana karsı çok yoğun duygular hissettim falan diye. cevap bile atmadım, hazırlanmam gerekti. eve geldim ve hemen soyundum banyoya girmek için. havlumuda alıp banyoya girdim ve duş perdesini açtim, açmaz olaydım. ananı gibiiiiim  diye kendimi yere atmam bir oldu. solcu arif muallaksi jakuzide susuz sabunsuz 31 çekiyordu. perdeyi açar açmaz arifin yannanı görmüştüm. bana doğru silah gibi çevirmişti haydarı namussuz. zamanlamayı biraz daha geç yapsam suratıma bile boşalabilirdi bin, allah yuzume bakmıştıda bu sahne yaşanmamıştı. düşmanımın başına. dediğim gibi yere kapaklandım elim ayağım titriyordu.o pekekentte korkup yerinden sıçramıştı ama eli hala gibindeydi ve refleks olarak sıvazlamaya devam ediyordu. yani umarım refleks olarak sıvazlıyordur amk.allah belanı versin bin diyebildim sadece. solcu üzgün ve mahsun gözlerle sıvazlıyordu, gibinden bi kaç damla yaş gelmeden gitmeliydim. ikimizde çıplaktık ve banyodaydık. hemen bu sahneden çıkmam lazımdı. yürüycek dermanım olmadığından emekleyerek banyodan kaçtım.


toparlanmam zaman aldı. şoku atlattıktan sonra tekrar banyoya girdim ve solcunun gidip gitmediğini kontrol etmek için ,duş perdesini açmadan viledanın sopasını birkaç defa sertçe salladım. evet yoktu. artık girebilirdim.ama önce jakuziye bol bol su tuttum .yine tüp bitmişti ve sıcak su yoktu amk. ne sıcak suyu sabun bile yoktu lan. solcu, tilki,ülkücü evdeki tüm sabun stoğunu 31 için cömertçe harcamaktan kaçınmıyorlardı. giden sabunun yerine yenisi konmuyordu. osmanlının son dönemi gibiydik, hasta adamdık ,ama 31 hastası. daha önce defalarca yaptığım gibi üzüle üzüle gidip mutfaktan çif-pril ne varsa alıp geldim. saçlarımı lavanta özlü pril ile yıkayacaktım. pril yine iyiydi bir keresinde omo ile banyo yapmışta ,çok uzun travma yaşamıştım. sakın evde denemeyin gençler. suyu açtım.su çelik gibi soğuktu. 10 dan geriye doğru sayip tüm güçümü toplayıp buz gibi suyun altına girdim. sayısını tam hatırlayamayacağım denli çok kalp krizi geçirdikten sonra banyodan çıktım şükür. temiz donum yoktu, son olarak ülkücü muratın donlarından birini ödünç alıp hazırlıklarıma noktayı koydum.

elbette 5 kişini yaşadığı bir evde oyle romantik bir yemek hazırlayacak değildim.bir kola aldım ,bir cips odama zulamı yaptım. derken zil çaldı. koşa koşa gittim açtım. gelen selindi. içeri girdi ve çocukların yanına oturup muhabbete başladı. - ya selin gelsene yukarıda odamı göstereyım diyip yukarı odama çıkardım. odamdaki 3 lü koltuğa oturtturdum ve işte benim fakirhane gibi salak seyler söyledim .bir kaç kitap dergi gösterme bahanesiyle hemen yanına oturdum. selin bayağı maldı ve konuşacak hiçbir şeyimiz yoktu. ama uzerındeki bady den meme uçlarının çıkınıtısını görüyordum ve bu onu dünyanın en mükemmel insanı yapıyordu. ağzımın suyu tişortume akınca elimin tersiyle silip saçların ne güzel dokunabilir miyim dedim. dokunmaya bir yerden başlamam lazımdı. güldü ,gül memesine kurban olduğum. saçlarına dokunuyordum ,çok güzeldiler. gözlerinin içine içine bakıyordum ve hosuna gidiyordu. pantolonum gibime dar geliyordu ,azmiştim. elimi boynuna indiridm ve parfümün ne, koklayabilir miyim yaee süper diye boynuna yaklaştım. sende ne güzel kokuyorsun dedi (lavanta özlü pril).boyununa vampir drakulanın kayınçosu gibi daldım. önce öptüm ,sonra emdim ve hayatımda duyduğum en güzel ayhhh sesini çıkardı selin. akli dengemi yitirmiştim artık.

roket rampadan çıktı artık derler ye o misal seline aç kurtlar gibi saldırıdım. dudaklarına yapıştım ve alt dudağını emmeye başladım. sanki yıllardır sevişiyor gibi rahattı kahpe. belinden sarıldım ve onu kucagıma oturttum. elimi bluzunun içine soktum ve etine dokundum.ohh çok güzeldi.iki yanından elimle oksaya oksaya memelerine geldım. memelerine dokununca hafif bir irkildi ama geri çekmedi kendini, sütyeninin içine elimi soktum ve o gül memelerini avuclarıma aldım. avuçlarımdan taşıyordu mis gibilerdi. üstündekini ve kendi tişörtümü çıkarttım. artık bedenlerimiz birbirine değiyordu. şehvetin kollarındaydım. elimi sırtından aşşağıya indirip pantolonundan içeri soktum ve dıbına arkadan hücüm pres yapmak istedim. züt deliğini hafifçe yoklayıp selam verdikten sonra ,biraz daha aşşağı inmemle elim suya daldı.alt tarafı sırılsıklam olmuştu. damlaya damlaya göl olmuştu resmen. nede güzel olurdu orada kaymak. yannanımı ait olduğu yere sokma zamanı gelmişti, kudurmak üzereydim. pantolonumun kemerını çozdum, yannanımı sıyırdım ve elini elimle zütürüp, kobrayı kırmızı ojeli güzel elıne verdım. derken odanın kapıyı biri çalmaya başaldı amk.tam sırasıydı.

yerimden hışımla kalkıp ,kapıya yöneldim. pantolonumu bile tam çekememiştim. bir çırpıda sertçe kapıyı açtım. oda arkadaşım ülkücü murat başında takke ,bir elinde tesbih , bir elinde seccade karşımda ebleh ebleh bana bakıyordu.ne var lan takkesine sıçtığım ,ne diye çalıyosun kapıyı bindedim. ağzımdan salyalar çıkmasına rağmen, kız duymasın diye derinden konuşuyordum. burası benimde odam , ikidiyi kılıcam müsade edersen geçebilir miyim arkadaşım dedi. tam o anda donumu toplayamadığım için ustten kafası gözüken yarrağimın başına gözü takıldı. gözlerinın karası büyüdü muallaknin. e be yoluna asfalt döküp sıcak sıcak gibtiğimin , bu zamanımı buldun.demeye kalmadan içeri girdi. yüzüne bile bakmadan seline merhaba dedi. -selin müsadenle şuracıkta namazımı kılıcam diyip seccadeyi kıbleyle alakası olmamasına rağmen kanepeye doğru serdi kıskanç pekekent. ben zütüne tekmeyi basmıyayım diye çok seri kamet getirip namaza başladı. gittim tam karşısına ,selinin yanına oturdum. mır mır mır bişeyler derken tam karşısında sinirle duran bana kaçamak bakışlar atıyordu. sen namaza durdun ama kıble tam arkada muallak.dedim. mır mır ları kesildi ,mal gibi yere bakıyordu. donumu hala toplamamıştım ve inadına toplamıyordum. yannanımın kafasına baka baka mır mır söyleniyordu. zaten bu bin 2 tane dua bilir çevirip çevirip okuduguna emındım.bir kaç rekat sonra bu bir oturdu yere,ne selam veriyor ne tekrar kalkıyordu. yorulmuştu biliyorum.bu arada selin huysuzlandı kısrağım, yerinden kalıp ben artık gideyim canım dedi.ya dur demeye kalmadan ayakkabılarını giymeye gitti. peşinden gidip yolcu ettim.son bir elveda öpücüğüde aldım tabi. hayal gibi başlayıp kabus gibi bitmişti.

koşa koşa ülkücü muratın yanına gittim. hala aynı yerdeydi.tam karşısına heykel gibi dikildim.bir gün ölünce, karşıma diğer tarafta yetkili bir abi çıkarsa, muratın benim yannanıma bakarak kıldığı bu namazın kabul olup olmadığını sorucam, kabul oldu derse ,beni direk cehenneme atın lan diyip balıklama kazana atlamaya karar verdim. önce sağa sonra sola selam verdi. yüzüme bakmaya başladı tam eline tespihi aldığı anda üstüne saldırdım, halıda bir müddet boğuştuk. tespih kırıldı, tanelerı sağa sola saçıldı, ellerimden kurtulduğu anda seccadeyide alıp islammmm laaağğnnn diye bağırarak, kosa koşa kaçtı bin. tüm sinilerim harap olmuştu. kendimi koltuğa bıraktım ve bir müddet sadece tavana baktım. selinin memelerini düşündüm ve birazcık rahatlamaya çalıstım. uyumuşum. rüyamda solcu arif jakuzide, başında takkeli ülkücü muratı giberek en büyük chp diye bağırttırıyor, onları izleyen tilki ilhanda -ne güzel gibiyorsun ,keşke chp- mhp koalisyonu iktidara gelse laaan diyordu. arkalarında jakuzinin içinde bir bilgisayar monitoru vardı ve msn açıktı. ahmet galip in süriyeli karı, halkadaki gibi monitörden çıkarak- bana yüzük al ,bana yüzük al efendimissssss derken kan ter içinde uyandım. ülkücünün yataktaydım ve yanımda ülkücü murat vardı. şimdi hemen muallak muhabbeti yapmayın ama ülkücünün yatak çok rahattı ve daha genişti. bazı geceler , ülkücü uyuduktan sonra , onun yatağına girer  ve sabah benle uyanınca ülkücünün ufak bir kalp krizine girmesini sağlardım.. yine ole olmuştu sanırım. gerçi ülkücüde güzel züt vardı belki ilerde muallak olursam gibebilirdim. neyse diyip, geri yatağa yattım ve ülkücüye arkadan yaslayarak tekrar uyumaya devam ettim.

Olmuyordu...  Ne yapsam olmuyordu. gülbenden sonra selinle çıkmaya başlayarak sex hayatıma sınıf atlatmıştım ama kağıt üstünde herşey iyi giderken reelde daha çok taka sarıyordu .gittikçe azalan bir sex grafiğim vardı yannanım boynu bukuk mahsun kalmıştı. 31lere kanmıyordu küçük ofpof artık ferrelara bakmıyordu. gerçek sulu vitaminli bir amcık istiyordu. savaşarak kazandığım amları masa başında kaybediyordum ve  yannanımda git gide ismet paşaya benzemeye başlamıştı .12 amcığı yunanlılara vermişim gibi hüzünlüydü oda bende. geceleri efkar basıyor balkona çıkıp bi sigara yakacakken son anda vaz geçip bir kuytuya çekiliyor selin selin diye şıkır  şıkır asılıyordum. yine böyle bir gece ansızın durdum ve eeeh yeter lan dedim kendime ben türk evladıyım lan muhtaç oldugum kudret damarlarımdaki asil kanda yok mu, var .topragı sıksam şüheda fışkırtacagıma yannanımı sıkıp döl fıskırtmaktan artık vazgeç bre soysuz veledi zina dedim kendime, gaza gelmiştim.Bir plan yapıp tekrar selini eve atmalı bu sefer yannanımı agzında iki ileri bir geri mehteran ritminde hücüm ettirmeliydim.bu plan dahilinde bana yardım edecek kişi elbette yegane kardeşim dıbına koydugunoğlu solcu arifti. gece 3 olmasına ragmen yarramı fetret devrinden kurtaracak kaputulasyonları uygulamaya koymalıydım. hemen uygun adım solcunun uyudugu odaya doğru yürüdüm  .kapıyı açtım, kapıyı açmamla kesif döl kokusunun genzimi yakması gözlerimin biber gazı yemiş gibi yaşarması bir oldu. yine uyuyana kadar çılgın bir otuzbir partısı vermiş amk oğlu yerler selpak doluydu, peçetelerden zemindeki halı gözükmüyordu. muallaknin sadece bu geceki günah gecesi yüzünden en az bir koca kayın yada gürgen agaçı kesılmışti .türkiye bu muallaknın yuzunden çöl olucaktı milli servet arifin yannanına baş gelemiyordu. senin benim çigerime bir nefes olacak o caanım çınarlar arifin dölüne kefen oluyor geleceğimiz arifin dölyatağında yüzükoyun yatıyordu bunları düşünüp kafamda kurdum ve arifi tokatlamaya karar verdim ama önce ciğerlerime dolan yakıcı döl kokusu odayı terketsin diye kapıyı açık bırakıp bir süre salona kaçtım ve solcuyu daha iyi tokatlamak için duvarlara çıplak elle vurarak ellerimi güçlendirme çalışması yaptım.Şap şup duvara tokat atarken arif bini sese uyanmış salonda uykulu gözlerini ovuşturarak bana bakıyordu. seni dıbına koyduğumun ağaç düşmanı diye bogazına sarıldım ve arifın ağzından salya gelene kadar sıktım. ama salyayı görünce aslında hedeften ne kadar saptıgımı farkettim. solcunun döl kokusu kafamı guzel yapmış algımı kapatmıştı galiba ulan. abartmıyorum nasıl bir döl kokusuysa o dölü bombanın ucuna sür nagazakiye hiroşimaya at bin yıl geçse ot bitmez. parmaklarımı gevsetip bu agresif tavrımdan oturu özür diledim ve kendısıyle elzem öneme sahip bir konu konuşmam gerektiğini söyledim. arif ya acı guvvetimden korktugundan yada maloğlumal oldugundan hemen beni affedip dinlemeye koyuldu

arife konuyu eni konu anlattım. selinle bir kere daha buluşmamız gerektiğini aksi takdirde damarlı yarramın hayata küsüp bir delilik yapmasından kaygı duyduğumu anlattım.olum çagır gelir ki selin zaten, kaşar olum o kız mehehwdhdw diye güldü.bu dıbına kodugumun hobıtının  belkide tutkulu bir aşk yaşayacağım belki  evımın kadını yarramın baştacı olacak kadın hakkında boyle ılerı gerı konuşmasına bozulsamda malesef haklıydı selin kaşarın önde gideniydi.hadi o zaman baba kaçar bi posta atar mehehewqd diyip döllü elleriyle benden bi makas alarak odasına çekildi. hemen banyoya koşup evde sabun olmadıgı ıcın cifle yuzumu sterilize ettıkten sonra telefonumu elıme alıp selıne gece saat 4 olmasına rağmen aşk dolu 20 satırlık bir sms çektim ve uygun bir dille tekrar görüşüp görüşemeyeceğimizi sordum anında oks:))) diye cevap geldi. laan. olum napıyo bu kız bu saatte otoyola işe falan mı çıktı bu falan gibi saçma düşünceleri kafamdan def edip koşa koşa ex aşkım ülkücünün yatağına girip bacak bacak üstüne attım ve bir keyif sigarası yaktım. sonra ülkücüye arkadan yaslayarak neşeyle keyifle uykuya daldım hemen yarın olmalıydı.

Sabah uyandığımda koca evde kimse yoktu. Ülkücünün yatağında yarı çıplak yatıyordum. Beni koca soğuk bir yatakta yalnız bırakıp okula gitmişti . kendimi sabah terkedilen huurlar gibi hissediyordum bir tek komidinin üzerinde para yoktu. zaten muratta para ne gezer dıbınakodumun zugurtu. neyse akşam selin gelecekti ve hemen hazırlanmak için kalktıp önce banyoya girmeliyidim. tilki ilhanın kedi gibi bıyıklarını almak için kullandığı ve  hassas bir cildi olduğu için sıkı sıkı  kullanmamamızı tembihlediği permatikle bir güzel etek traşı oldum. küçük bir orman gibi olan gibimin yanları şimdi sinekkaydı olmuştu. jıletteki kılları temızledıkten sonra ilhanın anlamayacağı şekilde yerine koydum. evde sabun olmadığı için prille kendimi köpürterek bir güzel banyo yaptım ama tüp bitik olduğu için sıcak su yoktu ve hayallerımdekı gibi kuveti doldurmak yerine çelik gibi soğuk suyun suyun altında bir kaç kez ufak kalp krizi geçirerek arındım paklandım. dişlerim bir birine vura vura kuvetten çıktım. solcu arifin döllü olduğunu tahmin ettiğim bornuzunu biraz iğrenerekte olsa üzerime geçirip giyinmek için yatak odasına geçtim.

Hani filmlerde yannan kafalı kızların müzik eşliğinde bir çok kıyafet denediği sahneleri bilirsiniz bende öyle bir hava yakalamak istedim nedense. Hemen koşup arifin bilgisayarından pretty woman şarkısını açıp yine koşarak gardolapımın başına geçtim. hiç temiz donum kalmamıştı zaten iki tane donum vardı çevire çevire kullanıyordum ama asla yıkamıyordum yine çözümü ev arkadaşlarımda buldum. bakın gençler ev arkadaşı önemlidir. özellikle sizden daha zengin ev arkadaşları edinin ki onları sağabilin mesela sonraki yıllarda yine burada bahsedeceğim ozy adlı keriz ev arkadaşımın çorabından atletine, kitabından tırnak makasına hatta eve getirdiği kauçuktan yapay amcığına bile ortak çıkmıştım. Bihter adını verdiğimiz kauçuk amcığı ozyle çatara patara gibe gibe parçalamıştık. ooohh beleş amcık , keriz amcığı mehehehsd. dediğim gibi size bu gibtiğimin ozy bininden sonra bahsedeceğim konuyu dağıtmayalım akşama döl yatağımın uyuyan prensesi selinim gelecek

ilham perisi nerdesin bin...



yeni yazılardan haberdar olmak ister misin tatlış?
abone:
e-postana gelen onay linkine tıklamayı unutma panpa.


beğendiysen paylaş panpa


0 yorum:

Yorum Gönder